Long İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Long İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Long

Long, Türkçe’de “uzun” anlamına gelir. İngilizce’de sıklıkla kullanılan bir sıfattır ve çeşitli cümlelerde kullanılabilir. Aşağıda, 20 örnek cümlede “long” kelimesinin farklı kullanımlarını görebilirsiniz.

  1. The long road ahead seemed daunting. (Uzun yol ileride ürkütücü görünüyordu.)
  2. She has long, curly hair. (Uzun, kıvırcık saçları var.)
  3. I waited for a long time for my friend to arrive. (Arkadaşımın gelmesi için uzun bir süre bekledim.)
  4. The long winter nights are hard to bear. (Uzun kış geceleri zorlu geçer.)
  5. Long live the king! (Kral yaşasın!)
  6. We took a long walk on the beach. (Plajda uzun bir yürüyüş yaptık.)
  7. The long and winding road led us to the top of the hill. (Uzun ve dolambaçlı yol bizi tepenin üstüne götürdü.)
  8. The movie was long and boring. (Film uzun ve sıkıcıydı.)
  9. He has been playing tennis for a long time. (O, tenis oynamaya uzun zamandır devam ediyor.)
  10. The long line at the grocery store made me impatient. (Market sırasının uzun olması beni sabırsız yaptı.)
  11. I have a long list of things to do today. (Bugün yapacaklarımın uzun bir listesi var.)
  12. The long weekend was just what I needed to relax. (Uzun haftasonu rahatlamam için tam da ihtiyacım olan şeydi.)
  13. The company has a long history of success. (Şirketin uzun bir başarı geçmişi var.)
  14. The long hours at work are taking a toll on my health. (İşte geçirilen uzun saatler sağlığıma zarar veriyor.)
  15. The long journey across the desert was difficult but rewarding. (Çölde geçen uzun yolculuk zorlu ama ödüllendiriciydi.)
  1. She has a long memory and never forgets a face. (O, uzun bir hafızaya sahip ve bir yüzü asla unutmaz.)
  2. The long speech was filled with inspiring words. (Uzun konuşma, ilham verici sözlerle doluydu.)
  3. I have a long way to go before I can reach my goals. (Hedeflerime ulaşmadan önce uzun bir yolculuğum var.)
  4. The long summer days are perfect for outdoor activities. (Uzun yaz günleri açık hava aktiviteleri için mükemmel.)
  5. She wore a long dress to the wedding. (Düğüne uzun bir elbise giydi.)

Türkçe karşılıklar: uzun, uzunca, kıvrımlı, büyük, canlı, sıkıcı, zor, tarihî, ağır, sabırsız, uzunca bir liste, rahatlatıcı, başarılı, yorucu, ödüllendirici, unutkan, ilham verici, uzun bir yol, mükemmel, uzun bir elbise.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.