Liveried İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Liveried İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Liveried Nedir?

Liveried, bir kişi veya kuruluşun resmi kıyafet veya üniformalarına atıfta bulunan bir sıfattır. Genellikle bir takım elbise veya üniforma giyen kişileri tanımlamak için kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. The liveried waiters at the restaurant were very polite. (Restorandaki üniformalı garsonlar çok nazikti.)
  2. The liveried doorman welcomed us to the hotel. (Üniformalı kapıcı bizi otele hoş geldiniz dedi.)
  3. The liveried chauffeur opened the car door for us. (Üniformalı şoför arabamızın kapısını açtı.)
  4. The liveried staff at the embassy were very helpful. (Elçilikteki üniformalı personel çok yardımseverdi.)
  5. The liveried guards at the palace stood at attention. (Saraydaki üniformalı korumalar dikkatle bekliyorlardı.)
  6. The liveried coachmen drove the carriages through the city. (Üniformalı atlı arabacılar şehirde arabaları sürdüler.)
  7. The liveried bellhops carried our luggage to our room. (Üniformalı portörler bavullarımızı odamıza taşıdı.)
  8. The liveried stewardess served us drinks on the plane. (Üniformalı hostes uçakta bize içecek servisi yaptı.)
  9. The liveried butlers at the mansion were very efficient. (Malikanedeki üniformalı uşaklar çok verimliydi.)
  10. The liveried officers marched in formation. (Üniformalı subaylar düzenli bir şekilde yürüdüler.)
  11. The liveried ushers showed us to our seats at the theater. (Üniformalı yer göstericiler tiyatrodaki koltuklarımıza götürdüler.)
  12. The liveried train conductor checked our tickets. (Üniformalı tren kondüktörü biletlerimizi kontrol etti.)
  13. The liveried police officers patrolled the streets. (Üniformalı polis memurları sokakları devriye geziyordu.)
  14. The liveried guards at the museum protected the artwork. (Müzede bulunan üniformalı korumalar sanat eserlerini koruyorlardı.)
  15. The liveried pilot announced that we were about to land. (Üniformalı pilot iniş yapacağımızı duyurdu.)
  16. The liveried soldiers marched in the parade. (Üniformalı askerler geçitte yürüdüler.)
  17. The liveried waitstaff at the banquet served us a delicious meal. (Yemekteki üniformalı servis personeli bize lezzetli bir yemek servis etti.)
  18. The liveried park rangers led us on a hike through the forest. (Üniformalı park bekçileri ormanda bir yürüyüşe öncülük ettiler.)
  19. The liveried tour guide showed us around the city. (Ünif

malı tur rehberi bize şehri gezdirdi.)
20. The liveried staff at the country club catered to our every need. (Kulüpteki üniformalı personel her ihtiyacımıza yönelik hizmet sundu.)

(Tüm cümlelerde “liveried” kelimesi, üniformalı veya resmi kıyafetli kişileri tanımlamak için kullanılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.