Levy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Levy Nedir?
Levy kelimesi, bir tür vergi veya harç anlamına gelir. Genellikle hükümet tarafından belirli işlemler için alınan ek bir ücret veya vergi anlamında kullanılır.
Örnek Cümleler:
1. The government imposed a new levy on tobacco products to discourage people from smoking. (Hükümet, insanların sigara içmelerini engellemek için tütün ürünleri üzerinde yeni bir vergi uyguladı.)
2. The hotel added a levy to our bill for using the gym and pool facilities. (Otel, spor salonu ve havuz olanaklarını kullanmak için faturamıza bir vergi ekledi.)
3. The environmental levy on plastic bags aims to reduce the use of single-use plastic bags. (Plastik torbalar üzerindeki çevre vergisi, tek kullanımlık plastik torbaların kullanımını azaltmayı amaçlamaktadır.)
4. The airline added a fuel levy to the cost of our flight. (Havayolu şirketi, uçuş maliyetimize bir yakıt vergisi ekledi.)
5. The government introduced a new levy on sugary drinks to promote healthier eating habits. (Hükümet, daha sağlıklı yeme alışkanlıklarını teşvik etmek için şekerli içecekler üzerinde yeni bir vergi uyguladı.)
6. The city council voted to increase the levy on parking fines. (Şehir konseyi, park cezaları üzerindeki vergiyi artırmaya karar verdi.)
7. The company faced a backlash from customers after introducing a new levy on credit card payments. (Şirket, kredi kartı ödemeleri üzerinde yeni bir vergi uyguladıktan sonra müşterilerden tepki aldı.)
8. The government’s proposed levy on carbon emissions has been met with opposition from the oil industry. (Hükümetin önerdiği karbon emisyonları üzerindeki vergi, petrol endüstrisi tarafından tepkiyle karşılandı.)
9. The new levy on foreign investors has caused concern among the business community. (Yabancı yatırımcılar üzerindeki yeni vergi, iş dünyasında endişe yarattı.)
10. The hotel charges a daily levy for the use of the mini-bar in the room. (Otel, odadaki mini-barın kullanımı için günlük bir vergi alır.)
11. The government announced a new levy on plastic packaging as part of its efforts to reduce waste. (Hükümet, atıkları azaltma çabalarının bir parçası olarak plastik ambalajlar üzerinde yeni bir vergi duyurdu.)
12. The new levy on luxury goods is expected to generate additional revenue for the government. (Lüks mallar üzerindeki yeni verginin hükümet için ek gelir yaratacağı bekleniyor.)
13. The levy on alcohol has been increased to discourage excessive drinking. (Alkol üzerindeki vergi, aşırı içmeyi önlemek için artırıldı.)
14. The government is considering a levy on single-use plastics such as straws and cutlery. (Hükümet,
tek kullanımlık plastikler, örneğin pipetler ve çatal-bıçak takımları üzerinde bir vergi düşünüyor.)
15. The company was forced to pay a hefty levy for violating environmental regulations. (Şirket, çevre düzenlemelerini ihlal ettiği için ağır bir vergi ödemek zorunda kaldı.)
- The government’s proposed levy on sugary snacks has been criticized by some as a “sin tax”. (Hükümetin şekerli atıştırmalıklar üzerinde önerdiği vergi, bazıları tarafından bir “günah vergisi” olarak eleştirildi.)
- The levy on imported goods has led to an increase in prices for consumers. (İthal mallar üzerindeki vergi, tüketiciler için fiyat artışına neden oldu.)
- The airline industry has been lobbying against the proposed carbon levy. (Havayolu endüstrisi, önerilen karbon vergisine karşı lobiyapıyor.)
- The city council is considering a levy on ride-sharing services to fund public transportation. (Şehir konseyi, toplu taşımacılığı finanse etmek için yolculuk paylaşım hizmetleri üzerinde bir vergi düşünüyor.)
- The new levy on plastic waste disposal is expected to incentivize businesses to reduce their use of single-use plastics. (Plastik atık bertarafı üzerindeki yeni verginin, işletmelerin tek kullanımlık plastik kullanımını azaltmaya teşvik etmesi bekleniyor.)
(Türkçe karşılıklarını örnek cümlelerin yanında veriyorum ancak mavi ve kalın HTML etiketi ile sadece İngilizce cümleleri belirtiyorum.)
Hemen Yorum Yaz