Letdown İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Letdown İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Letdown

Letdown kelimesi “hayal kırıklığı” anlamına gelir. Bir beklenti veya umut, gerçekleşmediğinde veya karşılanmadığında hissedilen hayal kırıklığı duygusunu ifade etmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. I had a letdown when I didn’t get the job I applied for. (Başvurduğum işi alamadığımda hayal kırıklığına uğradım.)
  2. The party was a letdown; the food was bad and there was nothing to do. (Parti hayal kırıklığına neden oldu; yemek kötüydü ve yapacak bir şey yoktu.)
  3. His lack of effort was a letdown for his team. (Takımı için yetersiz çaba sarf etmesi hayal kırıklığına neden oldu.)
  4. The ending of the movie was a letdown. (Filmin sonu hayal kırıklığı yarattı.)
  5. I felt a letdown when I realized I couldn’t attend the concert. (Konsere katılamayacağımı anladığımda hayal kırıklığına uğradım.)
  6. Losing the championship was a huge letdown for the team. (Şampiyonluğu kaybetmek takım için büyük bir hayal kırıklığıydı.)
  7. The concert was a letdown because the band played only their new songs. (Grup sadece yeni şarkılarını çaldığı için konser hayal kırıklığına neden oldu.)
  8. The rain was a letdown for the picnic we planned. (Planladığımız piknik için yağmur hayal kırıklığına neden oldu.)
  9. The company’s quarterly earnings report was a letdown for investors. (Şirketin çeyrek dönem kazanç raporu yatırımcılar için hayal kırıklığıydı.)
  10. Not getting into her dream school was a letdown for her. (Hayalindeki okula girememek onun için hayal kırıklığına neden oldu.)
  11. The sports team’s poor performance was a letdown for their fans. (Spor takımının kötü performansı taraftarları için hayal kırıklığı yarattı.)
  12. The restaurant’s food was a letdown; it was not as good as we expected. (Restoranın yemekleri hayal kırıklığına neden oldu; beklediğimiz kadar iyi değildi.)
  13. The birthday party was a letdown because no one showed up. (Doğum günü partisi kimse gelmediği için hayal kırıklığına neden oldu.)
  14. The vacation was a letdown because it rained every day. (Tatil her gün yağmur yağdığı için hayal kırıklığına neden oldu.)
  15. The team’s loss in the final game was a letdown after their successful season. (Başarılı bir sezonun ardından takımın final maçındaki yenilgisi hayal kırıklığı yarattı.)
  16. The concert was a letdown because the sound quality was poor. (Ses kalitesi kötü olduğu için konser hayal k

ırıklığı yarattı.)
17. The project’s failure was a letdown for the entire team. (Projenin başarısızlığı tüm ekibin hayal kırıklığı yaşamasına neden oldu.)

  1. The store’s sale was a letdown because there were no good deals. (Mağazanın indirimi iyi fırsatlar sunmadığı için hayal kırıklığı yarattı.)
  2. Not getting a promotion was a letdown for him. (Terfi alamamak onun için hayal kırıklığı yarattı.)
  3. The book’s ending was a letdown because it was too predictable. (Kitabın sonu çok tahmin edilebilir olduğu için hayal kırıklığı yarattı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.