Lecture İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lecture İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lecture

Lecture, bir konu hakkında bilgi vermek veya bir konuyu öğretmek için yapılan konuşma veya sunumdur.

1. I missed the lecture on biology yesterday.
   (Biyoloji dersindeki sunumu dün kaçırdım.)

2. The professor’s lecture was so interesting.
   (Profesörün sunumu çok ilginçti.)

3. She took a lot of notes during the lecture.
   (Sunum sırasında çok not aldı.)

4. I have to give a lecture on economics next week.
   (Gelecek hafta ekonomi üzerine bir sunum yapmam gerekiyor.)

5. The lecture was too long, and I fell asleep.
   (Sunum çok uzundu ve uyuya kaldım.)

6. I always sit in the front row during lectures.
   (Sunumlar sırasında her zaman ön sıralarda otururum.)

7. The lecture provided valuable insights into the topic.
   (Sunum, konu hakkında değerli bir bakış açısı sağladı.)

8. The lecturer was able to engage the audience throughout the lecture.
   (Sunum sırasında sunucu, izleyicileri etkilemeyi başardı.)

9. The lecture hall was filled to capacity.
   (Sunum salonu kapasitesine kadar doluydu.)

10. The lecture series covers a wide range of topics.
    (Sunum serisi geniş bir konu yelpazesini kapsıyor.)

11. I need to prepare my notes for tomorrow’s lecture.
    (Yarınki sunum için notlarımı hazırlamam gerekiyor.)

12. The lecture was informative and well-organized.
    (Sunum bilgilendirici ve iyi düzenlenmişti.)

13. The lecturer encouraged questions and participation during the lecture.
    (Sunum sırasında sunucu soru ve katılımı teşvik etti.)

14. I learned a lot from the lecture on art history.
    (Sanat tarihi üzerine yapılan sunumdan çok şey öğrendim.)

15. The lecture was followed by a lively discussion among the attendees.
    (Sunumu takiben katılımcılar arasında canlı bir tartışma gerçekleşti.)

16. The lecture was rescheduled for next week due to the professor’s illness.
    (Profesörün hastalığı nedeniyle sunum önümüzdeki haftaya ertelendi.)

17. The lecturer used a variety of visual aids during the lecture.
    (Sunum sırasında sunucu çeşitli görsel yardımlar kullandı.)

18. The lecture was available online for those who couldn’t attend in person.
    (Sunum, kişisel olarak katılamayanlar için çevrimiçi olarak da mevcuttu.)

19. The lecture concluded with a summary of the main points.
    (Sunum, ana noktaların özetlenmesiyle sona erdi.)

20. I hope to attend the lecture series next semester as well.
    (Önümüzdeki dönemde de sunum serisine katılmayı umuyorum.)

21. The lecturer used humor to make the lecture more engaging.
    (Sunucu, sunumu daha ilgi çekici hale getirmek için mizah kullanmıştı.)

22. The lecture covered the history of modern literature.
    (Sunum modern edebiyat tarihini ele aldı.)

23. The lecturer provided real-life examples to illustrate the concepts discussed in the lecture.
    (Sunumda tartışılan kavramları açıklamak için sunucu gerçek hayattan örnekler verdi.)

24. I arrived late to the lecture and had to sit in the back row.
    (Sunuma geç kaldım ve arka sırada oturmak zorunda kaldım.)

25. The lecture was given by a guest speaker who was an expert in the field.
    (Sunum, konuda uzman bir konuk konuşmacı tarafından yapıldı.)

26. The lecturer used a PowerPoint presentation to accompany the lecture.
    (Sunum sırasında sunucu, sunumu eşlik etmek için bir PowerPoint sunumu kullandı.)

27. The lecture was open to the public and drew a large crowd.
    (Sunum halka açıktı ve büyük bir izleyici kitlesine sahipti.)

28. The lecture series is part of a continuing education program.
    (Sunum serisi bir sürekli eğitim programının bir parçasıdır.)

29. The lecturer encouraged students to ask questions during the lecture.
    (Sunum sırasında sunucu öğrencilere soru sormayı teşvik etti.)

30. The lecture provided a detailed analysis of the economic crisis.
    (Sunum, ekonomik krizin detaylı bir analizini sağladı.)