Laundry-Basket İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Laundry-Basket İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Laundry-Basket

Laundry-Basket, Türkçede çamaşır sepeti anlamına gelmektedir. Bu kelime ile ilgili örnek cümleler aşağıda verilmiştir.

1. My mom asked me to take the laundry-basket upstairs. (Annem benden çamaşır sepetini üst kata götürmemi istedi.)
2. The laundry-basket is overflowing with dirty clothes. (Çamaşır sepeti kirli kıyafetlerle dolup taşıyor.)
3. I always keep my laundry-basket next to the washing machine. (Çamaşır sepetimi her zaman çamaşır makinesinin yanında tutarım.)
4. Don’t forget to put the clothes in the laundry-basket before leaving the room. (Odadan çıkmadan önce çamaşırları çamaşır sepetine koymayı unutma.)
5. The laundry-basket is heavy because it’s full of wet clothes. (Çamaşır sepeti ıslak kıyafetlerle dolu olduğu için ağırdır.)
6. She washed the laundry-basket with soap and water. (Çamaşır sepetini sabun ve suyla yıkadı.)
7. I need to buy a new laundry-basket because the old one is broken. (Eski çamaşır sepeti kırıldığı için yeni bir tane almam gerekiyor.)
8. The laundry-basket is in the closet next to the bathroom. (Çamaşır sepeti banyonun yanındaki dolapta.)
9. Please put the clean clothes in the laundry-basket. (Lütfen temiz kıyafetleri çamaşır sepetine koyun.)
10. The laundry-basket is full of socks and underwear. (Çamaşır sepeti çoraplar ve iç çamaşırları ile dolu.)
11. He tripped over the laundry-basket and fell down the stairs. (Çamaşır sepetine takıldı ve merdivenlerden düştü.)
12. I use a separate laundry-basket for white clothes and dark clothes. (Beyaz ve koyu renkli kıyafetler için ayrı çamaşır sepetleri kullanırım.)
13. The laundry-basket is kept in the laundry room. (Çamaşır sepeti çamaşır odasında saklanır.)
14. She organized the laundry-room and put all the dirty clothes in the laundry-basket. (Çamaşır odasını düzenledi ve tüm kirli kıyafetleri çamaşır sepetine koydu.)
15. I found a pair of socks at the bottom of the laundry-basket. (Çamaşır sepetinin altında bir çift çorap buldum.)
16. The laundry-basket is made of plastic. (Çamaşır sepeti plastikten yapılmıştır.)
17. The laundry-basket is overflowing because no one has done laundry in a week. (Bir haftadır hiç kimse çamaşır yapmadığı için çamaşır sepeti taşıyor.)
18. She filled the laundry-basket with towels and sheets. (Havlular ve çarşaflarla çamaşır sepetini doldurdu.)
19. The laundry-basket has a lid to keep the clothes from falling out. (Çamaşır

sepetinin üstünde kapağı var ki kıyafetler dışarı düşmesin.)
20. He carried the laundry-basket downstairs and put it in the washing machine. (Çamaşır sepetini aşağıya taşıdı ve çamaşır makinesine koydu.)

Overall, the laundry-basket is an essential item for keeping laundry organized and tidy.