Knuckle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Knuckle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

KNUCKLE

Knuckle, el parmaklarından herhangi birinin son eklem kısmıdır.

  1. I accidentally hit the wall with my knuckle and now it hurts. (Ben kazara duvara parmak ucumla çarptım ve şimdi acıyor.)
  2. He cracked his knuckles before starting to type on the keyboard. (Klavyede yazmaya başlamadan önce parmaklarını çıtlatırdı.)
  3. She hurt her knuckle while playing basketball. (O, basketbol oynarken parmağını incitti.)
  4. The boxer hit his opponent’s jaw with his knuckles. (Boksör rakibinin çenesine parmak uçlarıyla vurdu.)
  5. The knuckles of his hand turned white because he was gripping the steering wheel so tightly. (Direksiyonu çok sıkı tuttuğu için elinin eklem yerleri beyazladı.)
  6. He wore brass knuckles to protect his hands during fights. (Dövüşlerde ellerini korumak için pirinç yüzüklü eldivenler taktı.)
  7. She felt a sharp pain in her knuckle when she tried to open the jar. (Kavanozu açmaya çalışırken parmağında keskin bir ağrı hissetti.)
  8. The doctor examined the patient’s knuckles to check for any signs of arthritis. (Doktor, hastanın artrit belirtileri olup olmadığını kontrol etmek için parmak eklem yerlerini muayene etti.)
  9. He punched the wall with his knuckles in frustration. (Sinirlenerek duvara parmak uçlarıyla vurdu.)
  10. The knuckles on his dominant hand were bigger than those on his non-dominant hand. (Hakim elindeki parmak eklem yerleri, diğer elindekinden daha büyüktü.)
  11. The cook used the knuckles of a ham to make soup. (Aşçı, çorba yapmak için bir domuz bacağı eklem yerlerini kullandı.)
  12. She cracked her knuckles as a nervous habit. (Endişeli bir alışkanlık olarak parmaklarını çıtlatırdı.)
  13. The pianist’s knuckles were sore after playing a long concert. (Piyano çaldıktan sonra sanatçının parmakları ağrıyordu.)
  14. He wrapped his knuckles in bandages to protect them from further injury. (Daha fazla zarar görmemesi için parmak eklem yerlerini bandajladı.)
  15. She massaged her knuckles after a long day of typing. (Uzun bir günün ardından klavyede yazdıktan sonra parmaklarını masaj yaptı.)
  16. He accidentally hit his friend’s knuckles while playing a game. (Oyun oynarken arkadaşının parmak uçlarına kazara vurdu.)
  17. The guitarist used his knuckles to create a unique sound on the strings. (Gitarist, tellerde benzersiz bir ses yaratmak için parmak eklem yerlerini kullandı.)
  18. She scraped her knuckles while washing dishes. (Bulaşık yıkarken parmaklarını çizdi.)
  19. He clenched his knuckles in anger.
  1. The artist used the knuckles of his fingers to create textured patterns in his painting. (Sanatçı, resminde dokulu desenler oluşturmak için parmak eklem yerlerini kullandı.)

(Türkçe karşılıklar eklendi)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.