Kidney İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Kidney İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Kidney (Böbrek) İle İlgili İngilizce Cümle Örnekleri

Kidney, vücuttaki atık maddeleri temizleyen, idrar üreten, kan basıncını düzenleyen ve vücuttaki minerallerin dengesini koruyan bir organdır.

  1. My grandfather had to undergo kidney transplant surgery last month. (Dedem geçen ay böbrek nakli ameliyatı geçirmek zorunda kaldı.)
  2. Drinking plenty of water is important for keeping your kidneys healthy. (Böbreklerinizi sağlıklı tutmak için bol su içmek önemlidir.)
  3. She was diagnosed with kidney stones and had to change her diet. (Böbrek taşı teşhisi konuldu ve diyetini değiştirmek zorunda kaldı.)
  4. Diabetes can lead to kidney damage if left untreated. (Şeker hastalığı tedavi edilmezse böbrek hasarına neden olabilir.)
  5. The patient was admitted to the hospital with severe kidney failure. (Hasta ciddi böbrek yetmezliği nedeniyle hastaneye kabul edildi.)
  6. Eating a healthy diet can reduce the risk of kidney disease. (Sağlıklı beslenmek böbrek hastalığı riskini azaltabilir.)
  7. The doctor ordered a urine test to check the function of the patient’s kidneys. (Doktor hastanın böbrek fonksiyonlarını kontrol etmek için idrar testi istedi.)
  8. High blood pressure can cause damage to the kidneys over time. (Yüksek kan basıncı zamanla böbreklere zarar verebilir.)
  9. She had a kidney infection and was prescribed antibiotics. (Böbrek enfeksiyonu geçirdi ve antibiyotik yazıldı.)
  10. The patient had to have a kidney biopsy to determine the cause of his kidney disease. (Hasta böbrek hastalığının nedenini belirlemek için böbrek biyopsisi yapmak zorunda kaldı.)
  11. Smoking is a risk factor for kidney cancer. (Sigara içmek böbrek kanseri için bir risk faktörüdür.)
  12. The patient’s creatinine level was high, indicating kidney dysfunction. (Hastanın kreatinin seviyesi yüksekti, bu da böbrek işlev bozukluğunu gösterir.)
  13. He donated one of his kidneys to his sister who was in need of a transplant. (Kardeşi nakle ihtiyaç duyan biri olduğunda bir böbreğini bağışladı.)
  14. The doctor recommended a low-sodium diet to reduce the patient’s risk of kidney disease. (Doktor hastanın böbrek hastalığı riskini azaltmak için düşük sodyumlu bir diyet önerdi.)
  15. The patient had a kidney obstruction and needed surgery to remove the blockage. (Hasta bir böbrek tıkanıklığına sahipti ve tıkanıklığı çıkarmak için ameliyata ihtiyacı vardı.)
  16. Alcohol abuse can lead to kidney damage and failure. (Alkol kötüye kullanımı böbrek hasarı ve yetmezliğine neden olabilir.)
    17
  1. She experienced a sudden onset of kidney pain and went to the emergency room. (Aniden ortaya çıkan böbrek ağrısı yaşadı ve acil servise gitti.)
  2. The doctor prescribed medication to help manage the patient’s chronic kidney disease. (Doktor, hastanın kronik böbrek hastalığını yönetmeye yardımcı olmak için ilaç yazdı.)
  3. Kidney function declines with age, making elderly people more susceptible to kidney disease. (Böbrek fonksiyonları yaşla birlikte azalır, bu da yaşlı insanları böbrek hastalığına daha yatkın hale getirir.)
  4. She was born with only one kidney, but it has functioned normally throughout her life. (Tek bir böbrekle doğdu, ancak hayatı boyunca normal şekilde işlev gördü.)

Böbrek, insan vücudunun önemli bir organıdır ve sağlığı için hayati önem taşır. Böbrek hastalığı, birçok farklı nedenden kaynaklanabilir ve çeşitli semptomlarla kendini gösterebilir. Böbrek sağlığı için düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek, yeterli miktarda su içmek ve doktor tavsiyelerine uymak önemlidir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.