Jockey İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Jockey İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Jockey Kelimesinin Anlamı:


Jockey, genellikle at yarışları veya benzeri yarışmalarda atların sırtında yarışan kişi anlamına gelir.

Örnek Cümleler:


1. The jockey rode the horse to victory. (Jokey, atı zaferle geçirdi.)
2. He trained to become a professional jockey. (O, profesyonel bir jokey olmak için eğitim aldı.)
3. The jockey’s horse stumbled and fell during the race. (Jokey’nin atı yarış sırasında tökezledi ve düştü.)
4. She is the first female jockey to win the race. (O, yarışı kazanan ilk kadın jokeydir.)
5. The jockey used his whip to urge the horse to run faster. (Jokey, atın daha hızlı koşması için kırbaçını kullandı.)
6. He was once a successful jockey, but retired due to injury. (O, bir zamanlar başarılı bir jokeydi, ancak sakatlık nedeniyle emekli oldu.)
7. The jockey and his horse have a strong bond. (Jokey ve atı arasında güçlü bir bağ var.)
8. She wore the traditional jockey uniform for the race. (Yarış için geleneksel jokey kıyafetini giydi.)
9. The jockey rode the horse with skill and precision. (Jokey, atı ustalıkla ve hassasiyetle yönetti.)
10. He had to lose weight to be a jockey. (O, jokey olabilmek için kilo vermek zorundaydı.)
11. The jockey was fined for not following the rules. (Jokey, kurallara uymadığı için para cezası aldı.)
12. The jockey is responsible for the care of his horse. (Jokey, atının bakımından sorumludur.)
13. She dreamed of becoming a jockey since she was a child. (O, çocukluğundan beri jokey olmayı hayal ediyordu.)
14. The jockey’s horse was disqualified for illegal performance-enhancing drugs. (Jokey’nin atı, yasadışı performans arttırıcı ilaçlar nedeniyle diskalifiye edildi.)
15. He won the championship as a jockey five times in a row. (O, beş kez üst üste jokey olarak şampiyon oldu.)
16. The jockey was injured in a serious accident during a race. (Jokey, yarış sırasında ciddi bir kazada yaralandı.)
17. She took riding lessons to improve her skills as a jockey. (Jokey olarak becerilerini geliştirmek için binicilik dersleri aldı.)
18. The jockey’s horse was the favorite to win the race. (Jokey’nin atı, yarışı kazanmak için favoriydi.)
19. He retired from his career as a jockey and became a horse trainer. (O, jokey kariyerinden emekli oldu ve at eğitmeni oldu.)
20. The jockey and his horse worked together to overcome obstacles on the track. (Jokey ve atı, pistteki engelleri

birlikte aşmak için çalıştılar.)

Türkçe Karşılıklar:


1. Jokey, atı zaferle geçirdi.
2. O, profesyonel bir jokey olmak için eğitim aldı.
3. Jokey’nin atı yarış sırasında tökezledi ve düştü.
4. O, yarışı kazanan ilk kadın jokeydir.
5. Jokey, atın daha hızlı koşması için kırbaçını kullandı.
6. O, bir zamanlar başarılı bir jokeydi, ancak sakatlık nedeniyle emekli oldu.
7. Jokey ve atı arasında güçlü bir bağ var.
8. Yarış için geleneksel jokey kıyafetini giydi.
9. Jokey, atı ustalıkla ve hassasiyetle yönetti.
10. O, jokey olabilmek için kilo vermek zorundaydı.
11. Jokey, kurallara uymadığı için para cezası aldı.
12. Jokey, atının bakımından sorumludur.
13. O, çocukluğundan beri jokey olmayı hayal ediyordu.
14. Jokey’nin atı, yasadışı performans arttırıcı ilaçlar nedeniyle diskalifiye edildi.
15. O, beş kez üst üste jokey olarak şampiyon oldu.
16. Jokey, yarış sırasında ciddi bir kazada yaralandı.
17. Jokey olarak becerilerini geliştirmek için binicilik dersleri aldı.
18. Jokey’nin atı, yarışı kazanmak için favoriydi.
19. O, jokey kariyerinden emekli oldu ve at eğitmeni oldu.
20. Jokey ve atı, pistteki engelleri birlikte aşmak için çalıştılar.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.