Jape İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Jape İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Jape İle İlgili Cümleler

Jape: Espri yapmak, şaka yapmak anlamına gelen bir fiildir.

1. I always love to jape with my friends. (Arkadaşlarımla şaka yapmayı her zaman severim.)
2. She japes around with her colleagues all the time. (O, meslektaşlarıyla sürekli şaka yapar.)
3. The comedian loves to jape about current events. (Komedyen, güncel olaylar hakkında şaka yapmaktan hoşlanır.)
4. Don’t take it seriously, he’s just japing. (Bunu ciddiye alma, o sadece şaka yapıyor.)
5. My brother japes around all the time, it’s hard to take him seriously. (Kardeşim sürekli şaka yapar, onu ciddiye almak zordur.)
6. The children were japing and giggling during the entire class. (Çocuklar, tüm ders boyunca şaka yapıp kıkır kıkır güldüler.)
7. He japed about his boss’s new haircut, and everyone burst out laughing. (Patronunun yeni saç kesimini alaya aldı ve herkes kahkahalarla güldü.)
8. She’s always japing, but sometimes she crosses the line. (O, her zaman şaka yapıyor ama bazen sınırları aşıyor.)
9. The comedian’s japing had the entire audience in stitches. (Komedyenin şakaları, tüm seyirciyi gülmekten kıvrandırdı.)
10. I don’t think you should jape about sensitive topics like that. (Senin gibi hassas konular hakkında şaka yapman gerektiğini düşünmüyorum.)
11. He japed about the mishap at work, and everyone breathed a sigh of relief. (İşteki aksilikle alay etti ve herkes rahat bir nefes aldı.)
12. The japes between the siblings were never-ending. (Kardeşler arasındaki şakalar hiç bitmiyordu.)
13. I can’t help but jape around when I’m nervous. (Sinirliyken şaka yapmaktan kendimi alamıyorum.)
14. She japed about her own mistake to lighten the mood. (Mizah yaparak, kendi hatası hakkında espri yaptı.)
15. It’s not appropriate to jape during a serious conversation. (Ciddi bir konuşma sırasında şaka yapmak uygun değil.)
16. His japing sometimes makes it hard to know when he’s being serious. (Bazen şakaları, ciddi olduğunu anlamayı zorlaştırır.)
17. She japed about the bad weather, but nobody found it funny. (Kötü hava hakkında şaka yaptı ama kimse bunu komik bulmadı.)
18. The comedian’s japing was so hilarious that everyone was in tears. (Komedyenin şakaları o kadar komikti ki herkes gözyaşlarına boğuldu.)
19. I think it’s important to know when to jape and when to be serious. (Şaka yapmanın ve ciddi olmanın ne zaman gerektiğini

anlamak önemlidir.)
20. The japes between the best friends were always good-natured and harmless. (En iyi arkadaşlar arasındaki şakalar her zaman neşeli ve zararsızdı.)