
Jansen Planı Hakkında Bilgi
Jansen Planı, Alman kent planlama uzmanı Hermann Jansen’in Ankara için hazırladığı kent planıdır. 1928’de sınırlı bir yarışma sonunda oluşturulmuş ve 1932’de uygulamaya geçilmiştir. Ankara’nın başkent olarak Cumhuriyet’i temsil edecek nitelikte çağdaş bir görünüme kavuşturulması için başlatılan imar etkinliklerinin kurumsal bir çerçevede yürütülmesi amacıyla 16 Şubat 1924’te Ankara Şehremaneti kuruldu. 24 Mart 1925’te çıkanlan 583 sayılı yasa ile mevcut “eski” kentin yanında bir “yeni” kent (bugünkü Yenişehir) kurulması ve bunun için 400 hektarlık bir arazinin kamulaştırılması öngörüldü. Bu, Türkiye’de konut yapmak amacıyla kamulaştırma getiren ve kamulaştırma bedelini vergiye kayıtlı değerler üzerinden saptayan ilk yasaydı. Yasaya dayanılarak, yeni kentin kurulması için Çankaya bağları ile eski kent arasındaki bir alan kamulaştırıldı. Yapılaşma girişimlerine kredi sağlamak amacıyla 1926’da Emlak ve Eytam Bankası (sonradan Türkiye Emlak Kredi Bankası) adıyla bir banka kurulması için 844 sayılı yasa çıkarıldı. Bu arada eski kent için Heussler firmasına, 1927’de de yeni kent için Kari Lörch’e imar planlan hazırlatıldı. Bunlardan eski kent için hazırlanan plan geri çevrilirken, yeni kent planı, acil konut gereksinimi nedeniyle hemen uygulamaya kondu. Ama yerel uygulamalar gittikçe daha bütüncül bir plan yapılmasını zorunlu kılıyordu. Ankara Şehremaneti 1927’de Berlin Kent Planı Yarışması’nda (1909) birinci olan H. Jansen ile M. Brix’i ve Fransız hükümeti baş mimarı L. Jausseley’yi davet ederek üçüyle sınırlı bir yarışma açtı. Yarışma verilerine göre yeni kent, eski Ankara’nın dışında, boş arazide kurulacaktı. Yeni kentin gelişme yönü zaten Çankaya ile eski kent bağlantısı üzerinde daha önceden belirlenmişti. Eski kentteki yoğun ve düzensiz yerleşmelerin bir tarafa bırakılarak Kale ve ona ulaşan yolların değerlendirilmesi, Hacı Bayram mahallesi ve çevresindeki yangın yerleriyle önemli, bağlantıların planlanması isteniyordu. Ayrıca kent nüfusunun 50 yıl sonra 300 bine ulaşacağı varsayılmıştı. Bu varsayımın sonradan doğru çıkmaması, Jansen Planı’m olumsuz yönde etkiledi.
Yarışma 1928’de Jansen’in önerisinin, Atatürk’ün de desteğiyle birinci seçilmesiyle sonuçlandı. Öncekilere göre toplumsal boyut ve insan ölçeğinin daha belirleyici olduğu Jansen Planı’nda merkez niteliğinde bırakılan eski kent, mevcut doku korunarak adalara aynlıyor, demiryolu, kamu yapıları ve yeşil alanlarla çevriliyordu. Kale, planın ağırlık noktasını oluşturuyordu. Jansen bir kentin büyük alanlar ve geniş caddeler yerine, sessiz ve dar sokaklı mahallelerden oluşmasını savunuyordu. Planın Yenişehir için getirdiği “hükümet mahallesi,” “üniversite mahallesi,” “işçi mahallesi” gibi öneriler bu anlayışın ürünüydü. Taşıt ulaşımının, kuzey-güney doğrultusunda Çankaya’ya kadar devam eden ve çevresinde ızgara plan dokusunda düşük yoğunluklu konut alanla- nnm yer aldığı Atatürk Bulvarı ekseninde toplanması da gene aynı anlayışın sonucuydu. Bu ana ekseni Ulus’ta dikine kesen ikinci bir eksen batıda İstanbul yoluna, doğuda ise Kayaş’a kadar uzanıyordu. Kent içinde geniş yer tutan yeşil alanlar kent çevresinde de bir kuşak oluşturuyordu. Planda ticaret merkezi Ulus, yönetim merkezi ise Yenişehir olarak saptanmıştı.
Jansen’in hazırladığı kesin imar planı 1932’de onaylanarak uygulamaya kondu. Bu planda Jansen’in eski kente, yarışma projesine göre daha korumacı bir tutumla yaklaştığı görülüyordu. Jansen, Kale’yle çevresindeki eski evlerin korunması ve eski Ânkara’nın spekülatif baskılardan kurtanl- ması gerektiğini savunarak bu bölgeyi korumaya yönelik bir yasa çıkanlmasında rol oynadı. Plandaki öteki değişiklikler ise, Çankaya bağlantısının daha güçlendirilmiş, Kale’ye verilen ağırlığın azaltılmış ve Yenişehir’in gelişme yönünün demiryolunun güneyine kaydırılmış olmasıydı. Varsayılanın çok ötesinde, gittikçe hızlanan nüfus artışı (1955’te 450 bin kişi), gecekondulaşma ve
arsa spekülasyonu gibi nedenlerle Jansen Planı işlemez hale gelince, 1955’te yeni bir nazım plan için uluslararası bir yarışma açıldı. Bu yarışmayı kazanan Nihat Yücel ve Raşit Uybadin Planı, kent nüfusunun 2000 yılında 750 bine ulaşacağı varsayılarak hazırlandığı ve bu sayı 1985’te 2 milyon 250 bini aştığı halde, bugün hâlâ yürürlüktedir.
Hemen Yorum Yaz