İntervening İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İntervening İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Intervening Nedir?


Intervening kelimesi, bir olay veya durum arasına girmek, müdahale etmek anlamına gelir.

Örnek cümleler:

  1. The police officer intervened to stop the fight. (Polis memuru kavgayı durdurmak için müdahale etti.)
  2. The teacher intervened to help the struggling student. (Öğretmen, zorlanan öğrenciye yardım etmek için araya girdi.)
  3. The doctor intervened to save the patient’s life. (Doktor, hastanın hayatını kurtarmak için müdahale etti.)
  4. The mediator intervened to resolve the conflict. (Arabulucu, çatışmayı çözmek için araya girdi.)
  5. The government intervened to prevent the economic crisis. (Hükümet, ekonomik krizi önlemek için müdahale etti.)
  6. The security guard intervened to stop the thief. (Güvenlik görevlisi, hırsızı durdurmak için araya girdi.)
  7. The referee intervened to break up the fight. (Hakem, kavgayı sonlandırmak için müdahale etti.)
  8. The counselor intervened to help the troubled teenager. (Danışman, sorunlu gençliğe yardım etmek için araya girdi.)
  9. The parent intervened to protect their child from harm. (Ebeveyn, çocuğunu zarardan korumak için müdahale etti.)
  10. The firefighter intervened to put out the fire. (İtfaiyeci, yangını söndürmek için müdahale etti.)
  11. The therapist intervened to help the patient cope with their anxiety. (Terapist, hastanın kaygıyla başa çıkmasına yardımcı olmak için araya girdi.)
  12. The bystander intervened to stop the bullying. (İzleyici, zorbalığı durdurmak için müdahale etti.)
  13. The organization intervened to provide aid to the disaster victims. (Organizasyon, afet kurbanlarına yardım etmek için müdahale etti.)
  14. The friend intervened to help their friend who was in a toxic relationship. (Arkadaş, toksik bir ilişkide olan arkadaşına yardım etmek için araya girdi.)
  15. The social worker intervened to help the family in crisis. (Sosyal hizmet uzmanı, krizdeki aileye yardım etmek için araya girdi.)
  16. The coach intervened to help the athlete overcome their injury. (Antrenör, sporcu yaralanmasını atlatabilmeleri için yardım etmek için araya girdi.)
  17. The security officer intervened to prevent a potential threat. (Güvenlik görevlisi, olası bir tehdidi önlemek için müdahale etti.)
  18. The teacher intervened to address the student’s behavioral issues. (Öğretmen, öğrencinin davranış sorunlarını ele almak için araya girdi.)
  19. The nurse intervened to administer medication to the patient. (Hemşire, hastaya ilaç vermek için müdahale etti.)
  20. The animal rights activist intervened to stop animal abuse. (Hayvan hakları

aktivisti, hayvan istismarını durdurmak için müdahale etti.)

Bu örnek cümlelerde “intervening” kelimesi, birçok farklı durumda kullanılmıştır. Polis memuru, güvenlik görevlisi, hakem gibi farklı kişiler olaylara müdahale ederken, öğretmen, terapist, sosyal hizmet uzmanı gibi diğer kişiler de insanların yaşadığı sorunlarla ilgilenmek için araya girebilirler. Aynı şekilde, hükümetler ve sivil toplum örgütleri de çeşitli durumlarda müdahale edebilirler. Bu örneklerde, “intervening” kelimesi genellikle bir olumsuzluk veya zararın önlenmesi veya bir problemi çözmek için bir çözüm arayışı anlamında kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.