İnstantaneous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnstantaneous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Instantaneous Nedir?


Instantaneous, anlık veya anlık olarak gerçekleşen anlamına gelen bir sıfattır.

Örnek cümleler:

  1. The instantaneous burst of light blinded me. (Ani ışık patlaması beni kör etti.)
  2. The car’s instantaneous acceleration was impressive. (Arabanın anlık hızlanması etkileyiciydi.)
  3. She felt an instantaneous connection with him. (Onunla anında bir bağlantı hissetti.)
  4. The instantaneous decision he made saved his life. (Verdiği anlık karar hayatını kurtardı.)
  5. The thermometer displayed the instantaneous temperature. (Termometre anlık sıcaklığı gösterdi.)
  6. The instantaneous reaction of the crowd was fear. (Kalabalığın anlık tepkisi korku oldu.)
  7. The camera captured the bird in its instantaneous flight. (Kamera kuşun anlık uçuşunu kaydetti.)
  8. The computer provided instantaneous feedback on my typing speed. (Bilgisayar yazma hızım hakkında anında geri bildirim sağladı.)
  9. The explosion produced an instantaneous shock wave. (Patlama anlık bir şok dalgası oluşturdu.)
  10. The athletes’ movements were captured in instantaneous slow motion. (Sporcuların hareketleri anlık yavaş hareketle kaydedildi.)
  11. The instantaneous feeling of joy overwhelmed her. (Anlık mutluluk hissi onu kapladı.)
  12. The instantaneous change in weather surprised everyone. (Hava durumundaki anlık değişim herkesi şaşırttı.)
  13. The instantaneous connection between the two characters was palpable. (İki karakter arasındaki anlık bağ hissedilebilirdi.)
  14. The machine provided instantaneous results. (Makine anlık sonuçlar sağladı.)
  15. The instantaneous pain in her ankle was unbearable. (Ayak bileğindeki anlık ağrı dayanılmazdı.)
  16. The student’s instantaneous response impressed the teacher. (Öğrencinin anında cevabı öğretmeni etkiledi.)
  17. The instantaneous recognition of the song brought back memories. (Şarkının anında tanınması anıları geri getirdi.)
  18. The camera captured the fire in its instantaneous spread. (Kamera yangının anlık yayılmasını kaydetti.)
  19. The instantaneous change in her expression revealed her true feelings. (Yüz ifadesindeki anlık değişiklik gerçek hislerini ortaya çıkardı.)
  20. The instantaneous arrival of the ambulance saved the victim’s life. (Ambulansın anlık varışı kurbanın hayatını kurtardı.)

Instantaneous İle İlgili İdilomlar

  1. In an instantaneous, everything changed. (Ani bir anda, her şey değişti.)
  2. He had an instantaneous realization that he had been wrong. (Anında yanıldığının farkına vardı.)
  3. The news had an instantaneous effect on the stock market. (Haberin borsaya anlık etkisi oldu.)
  4. The car’s tire blew out in an instantaneous. (Arabanın lastiği anında patladı.)
  5. The building collapsed in an instantaneous. (Bina anında çöktü.)
  6. Her instantaneous laughter filled the room. (Anlık gülüşü odayı doldurdu.)
  7. The lightning strike was an instantaneous. (Yıldırım çarpması anlık oldu.)
  8. The athlete’s record-breaking performance was an instantaneous. (Sporcu, rekor kıran performansı anlık olarak gerçekleştirdi.)
  9. The camera’s shutter speed was set to capture instantaneous moments. (Kameranın deklanşör hızı, anlık anları yakalamak için ayarlandı.)
  10. The crowd’s instantaneous reaction was to cheer. (Kalabalığın anlık tepkisi alkışlamaktı.)

Instantaneous Kelimesinin Karşıt Anlamlısı


Instantaneous kelimesinin karşıt anlamlısı “gradual” yani “kademeli”dir.

Örnek cümleler:

  1. The change was not instantaneous, but rather gradual. (Değişim anlık değil, aksine kademeliydi.)
  2. The progress was slow and gradual, not instantaneous. (İlerleme yavaş ve kademeliydi, anlık değil.)
  3. The transformation was not instantaneous, but took place over time. (Dönüşüm anlık değil, zaman içinde gerçekleşti.)
  4. The improvement was gradual, not instantaneous. (Gelişme kademeliydi, anlık değil.)
  5. The process was not instantaneous, but required patience and perseverance. (Süreç anlık değil, sabır ve azim gerektiriyordu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.