İnstant İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Instant
Instant kelimesi anında veya hemen anlamına gelir.
- I need an instant solution to this problem. (Bu soruna anında bir çözüm bulmam gerekiyor.)
- The noodles are ready in an instant. (Noodle’lar anında hazır.)
- The coffee machine makes instant coffee. (Kahve makinesi anında kahve yapar.)
- The medicine provided instant relief. (İlaç anında rahatlama sağladı.)
- The news spread like wildfire and became an instant sensation. (Haber ateş gibi yayıldı ve anında bir hisse oldu.)
- The athlete’s performance was an instant classic. (Sporcu performansı anında klasik oldu.)
- The product is designed to provide instant results. (Ürün anında sonuçlar sağlamak için tasarlandı.)
- I got an instant response to my email. (E-postama anında bir yanıt aldım.)
- The new technology allows for instant communication. (Yeni teknoloji anında iletişim sağlar.)
- The thunderstorm arrived in an instant. (Fırtına anında geldi.)
- The car was an instant hit with consumers. (Araba tüketiciler arasında anında bir hit oldu.)
- She had an instant connection with the stray cat. (Sokak kedisi ile anında bir bağlantı kurdu.)
- The cake mix comes with an instant frosting. (Kek karışımı anında bir kremalı sos ile birlikte gelir.)
- The company offers instant refunds for dissatisfied customers. (Şirket memnun olmayan müşteriler için anında iade sunar.)
- The smell of fresh baked bread is an instant mood booster. (Taze pişmiş ekmek kokusu anında bir ruh hali arttırıcıdır.)
- The movie was an instant box office success. (Film anında gişe başarısı oldu.)
- The product provides instant gratification. (Ürün anında memnuniyet sağlar.)
- The app offers instant access to a variety of services. (Uygulama birçok hizmete anında erişim sağlar.)
- The social media post received instant likes and comments. (Sosyal medya gönderisi anında beğeni ve yorumlar aldı.)
- The microwave heats up food in an instant. (Mikrodalga fırın yemekleri anında ısıtır.)
Instant (devam)
- The thought of going on vacation was an instant mood lifter. (Tatil yapma fikri anında ruh halini yükseltti.)
- The artist’s new song became an instant hit. (Sanatçının yeni şarkısı anında bir hit oldu.)
- The online shopping site offers instant delivery. (Online alışveriş sitesi anında teslimat sunar.)
- The fire spread through the dry brush in an instant. (Yangın kurak çalılıklarda anında yayıldı.)
- The traffic accident caused an instant traffic jam. (Trafik kazası anında bir trafik sıkışıklığına neden oldu.)
- The product claims to provide instant energy. (Ürün anında enerji sağlamayı iddia ediyor.)
- The news of the promotion was an instant morale booster for the team. (Terfi haberleri takım için anında moral arttırıcı oldu.)
- The artist created an instant masterpiece. (Sanatçı anında bir başyapıt yarattı.)
- The product is an instant fix for dry skin. (Ürün kuru cilt için anında çözüm sağlar.)
- The storm caused an instant power outage. (Fırtına anında bir güç kesintisine neden oldu.)
Overall, the word instant is commonly used in everyday language to describe something that happens quickly, immediately or without delay. It can be used to refer to various things such as food, technology, communication, and even emotions.
Hemen Yorum Yaz