İnsolent İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnsolent İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnsolent Nedir?

İnsolent kelimesi Türkçe’de “saygısız, küstah” gibi anlamlara gelir. Bir kişinin ya da davranışın saygısız veya kaba olduğunu ifade etmek için kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. He was punished for his insolent behavior.

    (Saygısız davranışlarından dolayı cezalandırıldı.)

  2. The insolent teenager talked back to his teacher.

    (Saygısız genç öğretmenine karşı ters konuştu.)

  3. Her insolent remarks made the situation worse.

    (Onun saygısız sözleri durumu daha da kötüleştirdi.)

  4. The customer complained about the insolent attitude of the salesperson.

    (Müşteri satıcının küstah tutumundan şikayet etti.)

  5. The manager fired the insolent employee for his rude behavior.

    (Yönetici kaba davranışlarından dolayı saygısız çalışanı işten çıkardı.)

  6. He showed an insolent disregard for the rules.

    (Kurallara saygısız bir şekilde kayıtsız kaldı.)

  7. The insolent tone of her voice angered him.

    (Onun ses tonu küstah olduğu için sinirlendi.)

  8. She was shocked by his insolent behavior.

    (Onun saygısız davranışıyla şok oldu.)

  9. The insolent remark offended her.

    (Saygısız sözü onu kızdırdı.)

  10. The insolent child refused to listen to his parents.

    (Saygısız çocuk ebeveynlerini dinlemeyi reddetti.)

  11. He was fired for his insolent and insubordinate behavior.

    (Saygısız ve itaatsiz davranışlarından dolayı işten çıkarıldı.)

  12. The boss was unhappy with the insolent tone of the email.

    (Patron e-postanın küstah tonundan memnun değildi.)

  13. The insolent customer was asked to leave the store.

    (Saygısız müşteri mağazadan çıkması istendi.)

  14. She couldn’t tolerate his insolent behavior any longer.

    (Onun saygısız davranışına daha fazla katlanamadı.)

    He was reprimanded for his insolent and disrespectful comments.

    (Saygısız ve saygısız yorumlarından dolayı azarlandı.)

  15. The teacher scolded the insolent student for talking during class.

    (Öğretmen sınıfta konuşan saygısız öğrenciyi azarladı.)

  16. Her insolent behavior towards her coworkers caused a lot of tension in the office.

    (İş arkadaşlarına karşı saygısız davranışı ofiste birçok gerilime neden oldu.)

  17. The police officer was not amused by the insolent attitude of the suspect.

    (Polis memuru şüphelinin küstah tavrından hoşnut değildi.)

  18. The boss had to fire the insolent employee to maintain a professional work environment.

    (Patron profesyonel bir iş ortamını sürdürmek için saygısız çalışanı işten çıkarmak zorunda kaldı.)

  19. The insolent child was given a time-out for his bad behavior.

    (Saygısız çocuk kötü davranışlarından dolayı zaman aşımına uğradı.)

  20. The insolent tone of her voice made it clear that she didn’t want to cooperate.

    (Onun ses tonu, işbirliği yapmak istemediğini açıkça ortaya koydu.)

  21. The employee was fired after making an insolent comment to his boss.

    (Çalışan patronuna saygısız bir yorum yaparak işten çıkarıldı.)

  22. The insolent behavior of the soccer player resulted in a yellow card.

    (Futbolcu saygısız davranışlarından dolayı sarı kart aldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.