İnept İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnept İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnept Nedir?

İnept, beceriksiz, beceri yoksunu, beceriksiz bir kişiyi tanımlayan bir sıfat olarak kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. The inept waiter spilled soup all over the customer’s lap. (Beceriksiz garson, müşterinin kucağına çorba döktü.)
2. Her inept attempt at fixing the leaky faucet made it worse. (Sızdıran musluğu tamir etmeye yönelik her beceriksiz girişimi, durumu daha da kötüleştirdi.)
3. The inept coach couldn’t lead his team to a single victory all season. (Beceriksiz antrenör, takımını sezon boyunca tek bir zafer kazanmaya bile götüremedi.)
4. The inept driver caused a five-car pileup on the highway. (Beceriksiz sürücü, otoyolda beş araçlı bir kaza yarattı.)
5. The inept builder left several mistakes in the foundation of the house. (Beceriksiz inşaatçı, evin temelinde birkaç hata bıraktı.)
6. The inept accountant made numerous errors in the company’s financial statements. (Beceriksiz muhasebeci, şirketin mali tablolarında birçok hata yaptı.)
7. The inept musician played so badly that the audience started booing. (Beceriksiz müzisyen o kadar kötü çaldı ki seyirci ıslıklamaya başladı.)
8. The inept chef burned the roast and overcooked the vegetables. (Beceriksiz şef, ızgarayı yakıp sebzeleri de fazla pişirdi.)
9. The inept artist’s paintings were so bad that they were not even worth hanging on the wall. (Beceriksiz sanatçının resimleri o kadar kötüydü ki, hatta duvara asmaya bile değmezlerdi.)
10. The inept student failed every test and had to repeat the grade. (Beceriksiz öğrenci her sınavda başarısız oldu ve sınıfı tekrarlamak zorunda kaldı.)
11. The inept employee was fired after causing several costly mistakes at work. (Beceriksiz çalışan, iş yerinde birkaç pahalı hataya neden olduktan sonra kovuldu.)
12. The inept politician’s speeches were full of contradictions and empty promises. (Beceriksiz politikacının konuşmaları doluy

    of çelişkiler ve boş vaatlerle doluydu.)

13. The inept gardener didn’t know the difference between a weed and a flower. (Beceriksiz bahçıvan, yabani otlarla çiçekler arasındaki farkı bilmiyordu.)
14. The inept writer couldn’t even come up with a single good idea for a story. (Beceriksiz yazar, hikaye için tek bir iyi fikir bile bulamadı.)
15. The inept teacher couldn’t explain the math problem to the students. (Beceriksiz öğretmen, öğrencilere matematik sorusunu açıklayamadı.)
16. The inept babysitter forgot to pick up the children from school. (Beceriksiz bebek bakıcısı, çocukları okuldan almaya gitmeyi unuttu.)
17. The inept mechanic couldn’t fix the car and ended up making it worse. (Beceriksiz tamirci, arabayı tamir edemedi ve durumu daha da kötüleştirdi.)
18. The inept translator made so many mistakes that the message was completely lost. (Beceriksiz çevirmen, o kadar çok hata yaptı ki mesaj tamamen kayboldu.)
19. The inept actor forgot his lines and stumbled on stage. (Beceriksiz oyuncu, sahnede sözlerini unuttu ve tökezledi.)
20. The inept surgeon botched the operation and almost killed the patient. (Beceriksiz cerrah, ameliyatı berbat etti ve hastayı neredeyse öldürdü.)