İndebted İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İndebted İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İndebted

İndebted, borçlu anlamına gelir. Aşağıda bu kelime ile ilgili örnek cümleler bulabilirsiniz:

1. I am deeply indebted to you for your help. (Senin yardımın için çok borçluyum.)
2. We are indebted to our parents for giving us a good education. (İyi bir eğitim almamız için ailemize borçluyuz.)
3. He was indebted to his friend for lending him the money. (Arkadaşına borç para verdiği için ona borçlu kaldı.)
4. The company is heavily indebted and is struggling to pay off its debts. (Şirket ağır borç yükü altında ve borçlarını ödemekte zorlanıyor.)
5. I feel indebted to you for your kindness. (Senin iyiliğin için minnettar hissediyorum.)
6. The government is indebted to the citizens for their support. (Hükümet, vatandaşların desteği için borçludur.)
7. She was indebted to her mentor for teaching her everything she knew. (Mentoruna her şeyi öğrettiği için ona borçluydu.)
8. The organization is indebted to its volunteers for their hard work. (Kuruluş, gönüllülerinin çalışmaları için borçlu.)
9. He was deeply indebted to his wife for her love and support. (Eşi sevgi ve desteği için ona çok borçlu kaldı.)
10. The student was indebted to his teacher for inspiring him to pursue his dreams. (Öğrenci, hayallerini gerçekleştirmesi için ona ilham verdiği için öğretmenine borçluydu.)
11. We are indebted to our friends for their hospitality during our trip. (Seyahatimiz boyunca misafirperverlikleri için arkadaşlarımıza borçluyuz.)
12. He felt indebted to his boss for giving him a chance to prove himself. (Kendini kanıtlama fırsatı verdiği için patronuna borçlu hissetti.)
13. The company is indebted to its employees for their hard work and dedication. (Şirket, çalışanlarının çalışmaları ve özverileri için borçlu.)
14. She was deeply indebted to her doctor for saving her life. (Hayatını kurtardığı için doktoruna çok borçlu kaldı.)
15. The team was indebted to their coach for guiding them to victory. (Kazanmalarına yol gösterdiği için takım antrenörlerine borçluydular.)
16. We are indebted to the community for their support in our fundraising efforts. (Bağış toplama çabalarımızda destekleri için topluma borçluyuz.)
17. He was indebted to his colleague for covering his shift at work. (İş yerindeki vardiyasını kapattığı için meslektaşına borçlu kaldı.)
18. The organization is indebted to its donors for their generous contributions. (Cömert katkıları için bağışçılarına borçlu olan kuruluş.)
19. She was indebted to her friend for introducing her to her future spouse. (Gelecekteki eşiyle tanış

tırdığı için arkadaşına borçlu kaldı.)
20. The community is indebted to the firefighters for their bravery in saving lives and property during the wildfire. (Ormancılık yangını sırasında hayatları ve mülkleri kurtarmak için cesaretle hareket ettikleri için itfaiyecilere borçludur.)

Note: Örnek cümlelerde kelimenin Türkçe karşılığı vurgulu ve koyu yazılmıştır.