İnclosure-Enclosure İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnclosure-Enclosure İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnclosure-Enclosure Nedir?

İnclosure-Enclosure, genellikle arazi veya alanın çitle veya duvarla çevrilmesi anlamına gelir. Bu kelime aynı zamanda, bir topluluğun içinde yaşayan ancak dış dünyadan ayrılan insanları da ifade edebilir.

Örnek Cümleler:

1. The enclosure was built to keep the sheep from wandering.

   (Koyunların gezinmesini önlemek için çit inşa edildi.)

2. The farmer is planning to enlarge the enclosure for his cattle.

   (Çiftçi, sığırı için çitle çevrili alanı genişletmeyi planlıyor.)

3. The park was enclosed with a fence to protect the trees.

   (Park, ağaçları korumak için bir çitle çevrildi.)

4. The neighborhood is an enclosed community with its own security.

   (Mahalle, kendi güvenliği olan kapalı bir topluluktur.)

5. The zoo’s lion enclosure is very popular among visitors.

   (Hayvanat bahçesindeki aslan çiti, ziyaretçiler arasında çok popülerdir.)

6. The enclosure of the garden was made of iron bars.

   (Bahçenin çiti demir çubuklardan yapılmıştı.)

7. The construction workers are building an enclosure around the construction site.

   (İnşaat işçileri, inşaat alanının etrafına bir çit inşa ediyorlar.)

8. The school playground is enclosed by a fence for safety reasons.

   (Okul bahçesi, güvenlik nedeniyle bir çitle çevrilidir.)

9. The enclosure around the pool is made of glass panels.

   (Havuzun çiti cam panellerden yapılmıştır.)

10. The enclosure of the castle was breached by the enemy army.

    (Kale çiti düşman ordusu tarafından delindi.)

11. The enclosed area is off-limits to unauthorized personnel.

    (Yetkisiz personel tarafından kullanılması yasak olan kapalı alan.)

12. The enclosure of the concert was surrounded by security guards.

    (Konserin çiti güvenlik görevlileri tarafından çevriliydi.)

13. The zoo’s reptile enclosure has a variety of snakes and lizards.

    (Hayvanat bahçesinin sürüngen çiti, yılan ve kertenkele gibi çeşitli hayvanlara sa

    hip.)

14. The enclosure of the prison is designed to prevent escape.

    (Hapishane çiti, kaçışı önlemek için tasarlanmıştır.)

15. The garden enclosure was damaged by the storm.

    (Bahçenin çiti fırtına tarafından hasar gördü.)

16. The enclosure of the museum’s outdoor exhibition is made of steel.

    (Müzenin açık hava sergisinin çiti çelikten yapılmıştır.)

17. The horses in the enclosure are well taken care of by their owners.

    (Çit içindeki atlar sahipleri tarafından iyi bakılıyorlar.)

18. The enclosure around the garden keeps the pests out.

    (Bahçenin çiti, zararlıları dışarıda tutar.)

19. The enclosure of the haunted house is designed to scare visitors.

    (Korku evinin çiti, ziyaretçileri korkutmak için tasarlanmıştır.)

20. The enclosure of the military base is heavily guarded.

    (Askeri üssün çiti yoğun güvenlik altındadır.)

21. The enclosure around the airport runway is essential for safety reasons.

    (Havaalanı pistinin çiti güvenlik nedenleriyle önemlidir.)