İncite İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İncite İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İncite:

anlamı: kışkırtmak, tahrik etmek, uyandırmak

  1. My friend tried to incite me to go bungee jumping, but I am too scared. (Arkadaşım beni bungee jumping yapmaya kışkırtmaya çalıştı ama çok korkuyorum.)
  2. The politician’s speech incited the crowd to riot. (Politikacının konuşması kalabalığı isyana teşvik etti.)
  3. The coach incited his players to play harder. (Antrenör oyuncularını daha sert oynamaya teşvik etti.)
  4. The movie incited a lot of controversy because of its controversial subject matter. (Filmin tartışmalı konusu nedeniyle birçok tartışmayı kışkırttı.)
  5. The teacher incited the students to ask questions and think critically. (Öğretmen öğrencileri soru sormaya ve eleştirel düşünmeye teşvik etti.)
  6. The music incited the audience to dance. (Müzik izleyicileri dans etmeye teşvik etti.)
  7. The provocative clothing incited unwanted attention. (Tehditkar giyim tarzı istenmeyen ilgiyi kışkırttı.)
  8. The athlete’s impressive performance incited admiration from the audience. (Sporcu etkileyici performansıyla izleyicilerden hayranlık uyandırdı.)
  9. The reckless driving incited anger from other drivers on the road. (Dikkatsiz sürüş yol üzerindeki diğer sürücülerde öfke uyandırdı.)
  10. The smell of the food incited my appetite. (Yemek kokusu iştahımı uyandırdı.)
  11. The loud noise incited fear in the animals. (Yüksek ses hayvanlarda korku uyandırdı.)
  12. The romantic movie incited feelings of love and affection. (Romantik film aşk ve sevgi hisleri uyandırdı.)
  13. The new project incited excitement among the team members. (Yeni proje takım üyelerinde heyecan uyandırdı.)
  14. The comedian’s jokes incited laughter from the audience. (Komedyenin şakaları izleyicilerden kahkaha uyandırdı.)
  15. The controversial artwork incited debate and discussion. (Tartışmalı sanat eseri tartışma ve değerlendirme uyandırdı.)
  16. The rebellious behavior incited punishment from the authority figures. (İsyankar davranış yetkililerden ceza almaya neden oldu.)
  17. The motivational speech incited inspiration and determination in the listeners. (Motivasyon konuşması dinleyicilerde ilham ve kararlılık uyandırdı.)
  18. The spicy food incited a burning sensation in my mouth. (Baharatlı yiyecekler ağzımda yanma hissi uyandırdı.)
  19. The news report incited outrage and protests from the public. (Haber raporu halkta öfke ve protestolara neden oldu.)
  20. The horror movie incited fear and terror in the audience. (Korku filmi izleyicilerde k

orku ve dehşet uyandırdı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.