İll Fed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İll Fed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ill Fed

Türkçe anlamı: İyi beslenmemiş, yetersiz beslenen

  1. I feel ill fed after eating that fast food. (Bu hızlı yiyecekleri yedikten sonra kendimi yetersiz beslenmiş hissediyorum.)
  2. The dog was ill fed and looked malnourished. (Köpek yetersiz beslenmişti ve beslenmemiş görünüyordu.)
  3. Ill-fed children are more susceptible to diseases. (Yetersiz beslenen çocuklar hastalıklara daha yatkındır.)
  4. The ill-fed cows were not producing enough milk. (Yetersiz beslenen inekler yeterli süt üretmiyorlardı.)
  5. The villagers were ill fed due to the drought. (Köy halkı kuraklık nedeniyle yetersiz besleniyordu.)
  6. She looked ill fed and pale. (Yetersiz beslenmiş ve solgun görünüyordu.)
  7. The athletes were ill fed during their training camp. (Sporcular antrenman kampı sırasında yetersiz besleniyorlardı.)
  8. Ill-fed animals are more prone to infections. (Yetersiz beslenen hayvanlar enfeksiyonlara daha yatkındır.)
  9. The ill-fed plants were wilting in the sun. (Yetersiz beslenen bitkiler güneşte soluyordu.)
  10. The prisoners were ill fed and treated inhumanely. (Mahkumlar yetersiz besleniyor ve insanlık dışı muamele görüyorlardı.)
  11. Ill-fed workers are more likely to make mistakes on the job. (Yetersiz beslenen işçiler işte daha fazla hata yapma eğilimindedirler.)
  12. The ill-fed refugees were in dire need of food and water. (Yetersiz beslenen mülteciler acil olarak gıda ve suya ihtiyaç duyuyorlardı.)
  13. Ill-fed horses can’t perform well in races. (Yetersiz beslenen atlar yarışlarda iyi performans gösteremezler.)
  14. The stray cats were ill fed and skinny. (Sokak kedileri yetersiz besleniyor ve zayıf görünüyorlardı.)
  15. Ill-fed students find it hard to concentrate in class. (Yetersiz beslenen öğrenciler sınıfta odaklanmakta zorlanırlar.)
  16. The ill-fed birds were not able to fly properly. (Yetersiz beslenen kuşlar düzgün uçamıyorlardı.)
  17. Ill-fed patients have a slower recovery time. (Yetersiz beslenen hastalar daha yavaş iyileşirler.)
  18. The ill-fed fish were not growing properly in the tank. (Yetersiz beslenen balıklar tankta düzgün şekilde büyümüyorlardı.)
  19. Ill-fed infants may suffer from stunted growth. (Yetersiz beslenen bebekler büyüme geriliği yaşayabilirler.)
  20. The ill-fed elderly are more susceptible to falls and fractures. (Yetersiz beslenen yaşlılar düşme ve kırık riskine daha yatkındırlar.)

Ill Fed

Türkçe anlamı: İyi beslenmemiş, yetersiz beslenen

  1. Ill-fed bees may not produce enough honey. (Yetersiz beslenen arılar yeterince bal üretemeyebilirler.)
  2. The ill-fed stray dogs were causing a nuisance in the neighborhood. (Yetersiz beslenen sokak köpekleri mahallede rahatsızlık veriyordu.)
  3. Ill-fed athletes are at a higher risk of injury. (Yetersiz beslenen sporcular yaralanma riski daha yüksektir.)
  4. The ill-fed livestock were not gaining weight. (Yetersiz beslenen hayvanlar kilo almıyorlardı.)
  5. Ill-fed soldiers are not fit to fight. (Yetersiz beslenen askerler savaşmak için uygun değillerdir.)
  6. The ill-fed plants were attracting pests. (Yetersiz beslenen bitkiler zararlıları çekiyordu.)
  7. Ill-fed workers are more likely to experience fatigue and exhaustion. (Yetersiz beslenen işçiler yorgunluk ve bitkinlik yaşama eğilimindedirler.)
  8. The ill-fed stray cats were meowing for food. (Yetersiz beslenen sokak kedileri yiyecek için miyavlıyorlardı.)
  9. Ill-fed students may experience headaches and dizziness. (Yetersiz beslenen öğrenciler baş ağrısı ve baş dönmesi yaşayabilirler.)
  10. The ill-fed birds were more vulnerable to predators. (Yetersiz beslenen kuşlar avcılara karşı daha savunmasızdılar.)
  11. Ill-fed workers may experience a decline in their cognitive abilities. (Yetersiz beslenen işçiler bilişsel yeteneklerinde düşüş yaşayabilirler.)
  12. The ill-fed elephants were not able to carry heavy loads. (Yetersiz beslenen filler ağır yük taşıyamıyorlardı.)
  13. Ill-fed children may have developmental delays. (Yetersiz beslenen çocuklar gelişim gerilikleri yaşayabilirler.)
  14. The ill-fed livestock were prone to diseases. (Yetersiz beslenen hayvanlar hastalıklara daha yatkındılar.)
  15. Ill-fed workers may experience a decline in their immune system. (Yetersiz beslenen işçiler bağışıklık sistemlerinde düşüş yaşayabilirler.)
  16. The ill-fed stray dogs were scavenging for food in the garbage. (Yetersiz beslenen sokak köpekleri çöpte yiyecek arıyorlardı.)
  17. Ill-fed athletes may experience a decrease in their endurance. (Yetersiz beslenen sporcular dayanıklılık düşüşü yaşayabilirler.)
  18. The ill-fed livestock were not able to reproduce. (Yetersiz beslenen hayvanlar üreme yapamıyorlardı.)
  19. Ill-fed workers may experience a decline in their productivity. (Yetersiz beslenen işçiler verimliliklerinde düşüş yaşayabilirler.)
  20. The ill-fed children were not meeting their growth milestones. (Yetersiz beslenen çocuklar büyüme hedeflerine ulaşamıyorlard

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.