Horror-Stricken İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Horror-Stricken İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Horror-Stricken

Horror-Stricken, Türkçe karşılığıyla korku dolu veya dehşete düşmüş anlamına gelir. İşte Horror-Stricken kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

  1. The horror-stricken woman couldn’t even scream for help. (Dehşete düşmüş kadın yardım için bile bağıramadı.)
  2. His horror-stricken face made it clear that something was very wrong. (Korku dolu yüzü bir şeylerin çok yanlış olduğunu açıkça ortaya koydu.)
  3. The sight of the horror-stricken child broke my heart. (Korku dolu çocuğun görüntüsü benim kalbimi kırdı.)
  4. The horror-stricken man stumbled backwards, trying to escape the danger. (Dehşete düşmüş adam, tehlikeden kaçmaya çalışarak geriye doğru sendeledi.)
  5. The horror-stricken tourists couldn’t believe what they were seeing. (Korku dolu turistler gördüklerine inanamadılar.)
  6. The horror-stricken look on her face was enough to tell me that something was very wrong. (Yüzündeki korku dolu ifade, bir şeylerin çok yanlış olduğunu anlatmak için yeterliydi.)
  7. The horror-stricken screams of the victims echoed through the night. (Kurbanların korku dolu çığlıkları gece boyunca yankılandı.)
  8. The horror-stricken villagers watched helplessly as the fire consumed their homes. (Dehşete düşmüş köylüler evlerinin ateşte yok olmasını çaresizce izlediler.)
  9. The horror-stricken expression on his face showed that he had seen something terrible. (Yüzündeki korku dolu ifade, korkunç bir şey gördüğünü gösteriyordu.)
  10. The horror-stricken silence in the room was deafening. (Odadaki korku dolu sessizlik kulakları sağır ediyordu.)
  11. The horror-stricken parents rushed to their child’s side when they heard the screams. (Çığlıkları duyduklarında, dehşete düşmüş ebeveynler çocuklarının yanına koştu.)
  12. The horror-stricken survivors of the earthquake huddled together for comfort. (Depremde hayatta kalanlar korku dolu bir şekilde bir araya geldiler.)
  13. The horror-stricken witness couldn’t bear to watch the crime unfold. (Suçun ortaya çıkmasını izleyemeyen korku dolu tanık dayanamadı.)
  14. The horror-stricken audience gasped in shock as the magician performed his dangerous stunt. (Tehlikeli numarasını yapan illüzyonist, korku dolu izleyicileri şok etti.)
  15. The horror-stricken driver slammed on the brakes, but it was too late. (Dehşete düşmüş sürücü frenlere bastı, ama çok geçti.)
  16. The horror-stricken expression on her face told me that she had just realized what she had done. (Yüzündeki kork

u dolu ifade bana onun yaptığını yeni fark ettiğini söyledi.)
17. The horror-stricken dog barked loudly, warning its owners of the approaching danger. (Korku dolu köpek yüksek sesle havlayarak sahiplerini yaklaşan tehlike hakkında uyardı.)

  1. The horror-stricken nurse tried to save the patient’s life, but it was too late. (Hasta’nın hayatını kurtarmaya çalışan dehşete düşmüş hemşire için çok geçti.)
  2. The horror-stricken students huddled together, waiting for the shooter to leave. (Atıcının gitmesini bekleyen korku dolu öğrenciler bir araya geldiler.)
  3. The horror-stricken expression on his face changed to relief when he realized it was all just a dream. (Korku dolu ifadesi, hepsinin sadece bir rüya olduğunu fark ettiğinde rahatlama ile değişti.)

Overall, Horror-Stricken kelimesi insanların içinde bulunduğu durumlarda hissettikleri yoğun bir korkuyu veya dehşeti anlatmak için kullanılan bir kelime.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.