Hop İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hop İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hop İle İlgili Cümleler

Anlamı: Hop kelimesi birdenbire ve hızlı bir şekilde hareket etmek anlamına gelir.

1. Hop on the bus before it leaves. (Otobüs kalkmadan önce bin.)
2. The rabbit hopped away from the fox. (Tavşan tilkiyi görünce hızla kaçtı.)
3. He hopped off his bike and ran to the store. (Bisikletinden atlayıp dükkanın yolunu tuttu.)
4. The kids hopped over the fence to retrieve their ball. (Çocuklar topunu geri almak için çitle atladılar.)
5. The frog hopped from one lily pad to another. (Kurbağa bir nilüfer yaprağından diğerine atlarken.)
6. She hopped on one foot to the finish line. (Bitiş çizgisine bir ayağı üzerinde zıplayarak geldi.)
7. He hopped on a plane to visit his family. (Ailesini ziyaret etmek için bir uçağa atladı.)
8. The kangaroo hopped across the Australian outback. (Kanguru Avustralya’nın iç kesimlerinde hoplayarak geçti.)
9. The horse hopped over the fence effortlessly. (At kolayca çitin üzerinden atladı.)
10. The skier hopped over the mogul. (Kayakçı hörgüce atladı.)
11. The bunny hopped around the garden. (Tavşan bahçede zıpladı.)
12. She hopped into the shower to get ready for work. (İşe gitmek için duşa girdi.)
13. The bird hopped from branch to branch. (Kuş daldan dala atladı.)
14. The flea hopped onto the dog. (Pire köpeğe atladı.)
15. The cricket hopped across the field. (Çekirge tarlanın üzerinde atlarken.)
16. He h

opped up from his seat when he heard his name called. (Adını duyunca yerinden hızla kalktı.)
17. The car hopped over the speed bump. (Araba hız kesiciye atladı.)

18. The dog hopped up to lick his owner’s face. (Köpek sahibinin yüzünü yalamak için hızla zıpladı.)
19. The frog hopped into the pond. (Kurbağa gölete atladı.)
20. She hopped on the subway to get to the museum. (Müzeye gitmek için metroa bindi.)

Türkçe Karşılığı: binmek, atlamak, zıplamak, hareket etmek, yolculuk yapmak vb.