Hiker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hiker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hiker

Hiker, Türkçe’de “yürüyüşçü” anlamına gelir. Hiker kelimesi doğa yürüyüşlerine çıkan, doğada yürüyerek gezinti yapan kişileri ifade etmek için kullanılır. İşte hiker kelimesinin örnek cümlelerle kullanımı:

  1. The hiker reached the summit just before sunset. (Yürüyüşçü, güneş batmadan zirveye ulaştı.)
  2. The hiker followed the trail through the woods. (Yürüyüşçü, ormanın içindeki patikayı takip etti.)
  3. The hiker packed a tent and sleeping bag for the overnight trip. (Yürüyüşçü, geceleme yapacağı için çadır ve uyku tulumu aldı.)
  4. The hiker paused to take in the breathtaking view. (Yürüyüşçü, nefes kesen manzaranın tadını çıkarmak için durdu.)
  5. The hiker navigated the rocky terrain with ease. (Yürüyüşçü, kayalık araziyi kolaylıkla yönlendirdi.)
  6. The hiker set out early in the morning to avoid the midday heat. (Yürüyüşçü, öğlen sıcağından kaçınmak için sabahın erken saatlerinde yola çıktı.)
  7. The hiker spotted a deer grazing in the meadow. (Yürüyüşçü, çayırda otlar yiyen bir geyik fark etti.)
  8. The hiker packed a lunch and ate it on a scenic overlook. (Yürüyüşçü, öğle yemeğini manzaralı bir terasta yiyip devam etti.)
  9. The hiker carried a map and compass in case of getting lost. (Yürüyüşçü, kaybolma durumunda harita ve pusula taşıdı.)
  10. The hiker stopped to refill their water bottle at a stream. (Yürüyüşçü, su şişesini doldurmak için bir dereye mola verdi.)
  11. The hiker admired the wildflowers blooming along the trail. (Yürüyüşçü, patika boyunca açan yabani çiçekleri hayranlıkla izledi.)
  12. The hiker encountered a bear and slowly backed away. (Yürüyüşçü, ayıyla karşılaştı ve yavaşça geri çekildi.)
  13. The hiker took a break to rest their sore feet. (Yürüyüşçü, yorgun ayaklarını dinlendirmek için ara verdi.)
  14. The hiker wore a hat and sunscreen to protect from the sun. (Yürüyüşçü, güneşten korunmak için

şapka ve güneş kremi kullandı.)
15. The hiker hiked up the mountain for several hours before reaching the summit. (Yürüyüşçü, zirveye ulaşmadan önce birkaç saat boyunca dağın eteğinde yürüdü.)

  1. The hiker camped by the lake and went fishing in the morning. (Yürüyüşçü, gölün kenarında kamp kurdu ve sabah balık avına çıktı.)
  2. The hiker used trekking poles to help with balance on steep terrain. (Yürüyüşçü, dik arazide dengesi için yürüyüş çubukları kullandı.)
  3. The hiker marveled at the starry sky on a clear night. (Yürüyüşçü, açık bir gecede yıldızlı gökyüzüne hayran kaldı.)
  4. The hiker wore sturdy hiking boots to protect their feet. (Yürüyüşçü, ayaklarını korumak için sağlam yürüyüş botları giydi.)
  5. The hiker set up a campfire and roasted marshmallows for dessert. (Yürüyüşçü, tatlı olarak marshmallow’u kamp ateşinde kızarttı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.