Hijacker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hijacker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hijacker Nedir?

Hijacker kelimesi, Türkçe’de uçak kaçıran kişi veya bilgisayar korsanı anlamına gelir. Bu kişiler, başkalarının hayatını tehlikeye atarak veya özel bilgilere erişerek kontrol veya maddi kazanç elde etmek amacıyla eylemler gerçekleştirirler.

Örnek Cümleler:

  1. The hijacker took control of the airplane and demanded a large sum of money. (Hijacker uçağın kontrolünü ele geçirdi ve büyük bir para miktarı talep etti.)
  2. The passengers on the plane were terrified when they realized there was a hijacker on board. (Uçaktaki yolcular bir hijacker’in uçakta olduğunu fark edince korku dolu anlar yaşadılar.)
  3. The hijacker threatened to harm the passengers if his demands were not met. (Hijacker talepleri karşılanmazsa yolculara zarar vereceğini tehdit etti.)
  4. The hijacker was apprehended by law enforcement officials after a long standoff. (Uzun bir çatışmanın ardından, polis yetkilileri hijacker’i yakaladı.)
  5. The hijacker used sophisticated technology to gain access to the company’s confidential data. (Hijacker şirketin gizli verilerine erişmek için sofistike teknoloji kullandı.)
  6. The hijacker was able to bypass the security measures and infiltrate the system undetected. (Hijacker, güvenlik önlemlerini aşarak sisteme fark edilmeden sızmayı başardı.)
  7. The hijacker left a trail of destruction in his wake as he hacked into various systems. (Hijacker çeşitli sistemlere sızarken yıkım izleri bıraktı.)
  8. The hijacker was a master of disguise and was able to evade detection for years. (Hijacker, yıllar boyunca tespit edilmekten kaçınmak için maskeleri ustaca kullanıyordu.)
  9. The hijacker’s actions were condemned by governments and civil society organizations around the world. (Hijacker’ın eylemleri dünya genelinde hükümetler ve sivil toplum kuruluşları tarafından kınandı.)
  10. The hijacker was eventually brought to justice and sentenced to life in prison. (Hijacker sonunda adalet karşısına çıkarıldı ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.)
  11. The hijacker’s motives for his actions remain unclear to this day. (Hijacker’ın eylemlerine ilişkin nedenleri bugün hala net değil.)
  12. The hijacker’s demands were unreasonable and impossible to meet. (Hijacker’in talepleri makul değildi ve karşılanması imkansızdı.)
  13. The hijacker’s mental state was called into question by his defense team during the trial. (Hijacker’ın savunma ekibi, duruşma sırasında zihinsel durumunu sorguladı.)
  14. The hijacker’s actions had serious consequences for the victims and their families. (Hijacker
  1. The hijacker was a wanted criminal and had been on the run for several years before being caught. (Hijacker, yakalanmadan önce birkaç yıl kaçak olarak yaşamış aranan bir suçluydu.)
  2. The hijacker’s actions caused chaos and disruption at the airport and for air travel in general. (Hijacker’ın eylemleri havalimanında kaos ve aksaklıklara neden oldu ve genel olarak havayolu seyahatini etkiledi.)
  3. The hijacker’s identity was a mystery to investigators for months until they were finally able to track him down. (Hijacker’ın kimliği, araştırmacılar için aylarca gizemli kaldı, sonunda onu izleyebildiler.)
  4. The hijacker’s demands included the release of several high-profile prisoners from jail. (Hijacker’ın talepleri arasında, birkaç tanınmış mahkumun serbest bırakılması da vardı.)
  5. The hijacker’s actions were seen as a threat to national security and led to increased security measures. (Hijacker’ın eylemleri ulusal güvenliğe tehdit olarak görüldü ve güvenlik önlemleri arttırıldı.)
  6. The hijacker’s capture was the result of a coordinated effort between law enforcement agencies from different countries. (Hijacker’ın yakalanması, farklı ülkelerden polis kuvvetleri arasında koordineli bir çabanın sonucuydu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.