Heartening İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Heartening İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Heartening Nedir?

Heartening kelimesi Türkçe’de “moral veren, cesaretlendiren” anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

1. The supportive words from my friends were truly heartening. (Arkadaşlarımın destekleyici sözleri gerçekten moral vericiydi.)
2. The news of the successful surgery was heartening to the family. (Başarılı ameliyat haberleri aileye moral verdi.)
3. The team’s victory was heartening for the fans. (Takımın zaferi taraftarlar için cesaret vericiydi.)
4. The teacher’s encouragement was heartening for the struggling student. (Öğretmenin teşviki, mücadele eden öğrenci için moral vericiydi.)
5. The progress made in the project was heartening for the team. (Proje üzerindeki ilerleme, takım için cesaret vericiydi.)
6. The kind words from strangers were heartening for the homeless man. (Yabancılardan gelen nazik sözler, evsiz adam için moral vericiydi.)
7. The support from the community was heartening for the charity organization. (Toplumun desteği, hayır kurumu için moral vericiydi.)
8. The success of the fundraiser was heartening for the volunteers. (Bağış toplama etkinliğinin başarısı, gönüllüler için cesaret vericiydi.)
9. The progress of the patient was heartening for the medical staff. (Hastanın ilerlemesi, sağlık personeli için moral vericiydi.)
10. The beauty of nature was heartening for the hiker. (Doğanın güzelliği, yürüyüşçü için moral vericiydi.)
11. The teacher’s praise was heartening for the hardworking student. (Öğretmenin övgüsü, çalışkan öğrenci için moral vericiydi.)
12. The kindness of the stranger was heartening for the lost child. (Yabancının nazikliği, kaybolan çocuk için moral vericiydi.)
13. The progress of the project was heartening for the investors. (Projenin ilerlemesi, yatırımcılar için cesaret vericiydi.)
14. The success of the business was heartening for the entrepreneur. (İşin başarısı, girişimci için moral vericiydi.)
15. The kindness of the nurse was heartening for the sick patient. (Hemşirenin iyiliği, hasta için moral vericiydi.)
16. The support of the family was heartening for the athlete. (Ailenin desteği, sporcu için cesaret vericiydi.)
17. The kindness of the volunteers was heartening for the victims of the natural disaster. (Gönüllülerin iyiliği, doğal afet mağdurları için moral vericiydi.)
18. The beauty of the artwork was heartening for the artist. (Sanat eserinin güzelliği, sanatçı için moral vericiydi.)
19. The success of the experiment was heartening for the scientist. (Deneyin başarısı, bilim adamı için moral vericiydi.)
20. The kindness of the neighbor was heart

ening for the elderly woman living alone. (Komşunun iyiliği, yalnız yaşayan yaşlı kadın için moral vericiydi.)