Hand İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Hand
Hand, insan vücudunda bilek ile başparmak arasındaki uzuvdur. İşte bu kelime ile ilgili örnek cümleler:
- She held my hand tightly while crossing the street. (Yoldan geçerken elimi sıkı sıkı tuttu.)
- He injured his hand while playing basketball. (Basketbol oynarken elini yaraladı.)
- I have to wash my hands before eating. (Yemek yemeden önce ellerimi yıkamam gerekiyor.)
- She waved her hand to say hello. (Merhaba demek için elini salladı.)
- He used his hands to build a sandcastle on the beach. (Plajda bir kumdan kale yapmak için ellerini kullandı.)
- She has a beautiful engagement ring on her hand. (Elinde güzel bir nişan yüzüğü var.)
- He clapped his hands to show his appreciation. (Takdirini göstermek için ellerini çırptı.)
- She always has a handkerchief in her handbag. (Her zaman çantasında bir mendil bulundurur.)
- He extended his hand for a handshake. (El sıkışmak için elini uzattı.)
- She wrote a letter by hand. (Mektubunu el yazısıyla yazdı.)
- He had a poker hand with four aces. (Dört as ile poker eli vardı.)
- She received a round of applause from the audience for her performance. (Performansı için seyirciden alkış aldı.)
- He used his hand to cover his mouth when he coughed. (Öksürdüğünde ağzını kapamak için elini kullandı.)
- She put her hand on his shoulder to comfort him. (Onu rahatlatmak için omzuna elini koydu.)
- He held his breath and his hands shook with fear. (Nefesini tuttu ve elleri korkudan titredi.)
- She applied hand cream to keep her skin soft. (Cildini yumuşak tutmak için el kremi sürdü.)
- He used his hands to gesture while speaking. (Konuşurken el jestleri yapmak için ellerini kullandı.)
- She raised her hand to answer the teacher’s question. (Öğretmenin sorusuna cevap vermek için elini kaldırdı.)
- He scratched his head with his hand while trying to solve the problem. (Sorunu çözmeye çalışırken başını eliyle kaşıdı.)
- She won first place in the handball tournament. (Hentbol turnuvasında birinci oldu.)
- He cut his hand while chopping vegetables. (Sebzeleri doğrarken elini kesti.)
- She used her hand to shield her eyes from the bright sun. (Parlak güneşten gözlerini korumak için elini kullandı.)
- He put his hand over his heart to show his sincerity. (Samimiyetini göstermek için kalbinin üzerine elini koydu.)
- She drew a picture of a hand in her sketchbook. (Defterine bir el resmi çizdi.)
- He held his hand up to stop the taxi. (Taksiyi durdurmak için elini kaldırdı.)
- She used her hand to fan herself on a hot summer day. (Sıcak bir yaz gününde kendini serinletmek için elini kullanarak fener çevirdi.)
- He used his hand to push the door open. (Kapıyı açmak için elini kullandı.)
- She received a hand-written letter from her grandmother. (Büyükannesinden el yazısıyla bir mektup aldı.)
- He washed his hands thoroughly with soap and water. (Ellerini sabun ve suyla iyice yıkadı.)
- She used her hand to wipe away her tears. (Gözyaşlarını silmek için elini kullandı.)
Hemen Yorum Yaz