Half-Fall İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Half-Fall İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Half-Fall Nedir?

Half-fall, kelime anlamı olarak “yarım düşüş” anlamına gelir ve bir şeyin hafifçe düşmesi anlamını taşır.

Örnek Cümleler:

  1. As I was reaching for the book, it slipped and made a half-fall from the shelf.
    (Bir kitaba uzanırken, rafdan kayarak yarım düştü.)

  2. The leaf made a half-fall from the tree, swirling around in the wind before finally landing on the ground.
    (Yaprak ağaçtan yarım düşerek, sonunda yere düşmeden önce rüzgarla birlikte havada döndü.)

  3. The vase made a half-fall from the table but fortunately, it didn’t break.
    (Vazo masadan yarım düştü ama şans eseri kırılmadı.)

  4. The pencil rolled off the desk and made a half-fall to the floor.
    (Kalem masadan yuvarlandı ve yerde yarım bir düşüş yaptı.)

  5. The cookie made a half-fall from my hand onto the plate.
    (Kurabiye elimden tabağa yarım bir düşüş yaptı.)

  6. The bird made a half-fall from the nest but managed to fly away before hitting the ground.
    (Kuş yuvadan yarım düştü, ama yere çarpmadan önce uçmayı başardı.)

  7. The ball made a half-fall from the shelf, bouncing a few times before coming to a stop.
    (Top rafdan yarım düştü, birkaç kez sıçradıktan sonra durdu.)

  8. The snowflake made a half-fall from the sky, drifting down to the ground.
    (Kar tanesi gökyüzünden yarım düştü, yere doğru süzüldü.)

  9. The pen made a half-fall from the desk and landed on the carpet, leaving a small mark.
    (Kalem masadan yarım düştü ve halıya düşerek küçük bir iz bıraktı.)

  10. The apple made a half-fall from the tree, hanging by a thread before finally dropping to the ground.
    (Elma ağaçtan yarım düştü, bir ipte sallandıktan sonra sonunda yere düştü.)

  11. The cup made a half-fall from the table, spilling a little bit of tea on the floor.
    (Bardak masadan yarım düştü ve biraz çay döküldü.)

  12. The book made a half-fall from the bookshelf and landed on the couch, startling the cat.
    (Kitap kitaplıktan yarım düştü ve koltuğa indi, kediye korku verdi.)

  13. The toy made a half-fall from the shelf and landed in the toybox.
    (Oyuncak rafdan yarım düştü ve oyuncak kutusuna indi.)

  14. The laptop made a half-fall from the desk, but luckily it was caught by the cord before hitting the ground.
    (Laptop masadan yarım düştü, ama şanslı bir şekilde yere çarpmadan önce kabloyla yakalandı.)

  15. The leaf made a half-fall from the branch, fluttering in

the breeze before settling on the ground.
(Yaprak dalından yarım düştü, hafif rüzgarla uçuşarak sonunda yere kondu.)

  1. The curtain made a half-fall from the rod, hanging halfway down the window.
    (Perde çubuktan yarım düştü, pencerenin ortasında asılı kaldı.)

  2. The phone made a half-fall from the nightstand, landing with a thud on the floor.
    (Telefon gece dolabından yarım düştü ve yerde bir gürültüyle durdu.)

  3. The balloon made a half-fall from the ceiling, bouncing around the room before finally deflating.
    (Balon tavan arasından yarım düştü, odada sıçradıktan sonra sonunda söndü.)

  4. The painting made a half-fall from the wall, narrowly missing the vase below it.
    (Resim duvardan yarım düştü, altında duran vazoyu zorlukla kaçırarak durdu.)

  5. The hat made a half-fall from the coat hook, landing on the floor with a soft thud.
    (Şapka ceket askısından yarım düştü, zeminde yumuşak bir gürültüyle durdu.)

(Türkçe karşılıklarını yazarken farklı ifadeler kullanılmış olabilir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.