Guise İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Guise İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Guise (Maskeli, kılık değiştirmiş)

Guise kelimesi, maskeli veya kılık değiştirmiş anlamına gelir. Aşağıda, “guise” kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle bulunmaktadır.

  1. He showed up to the party in a disguise. (Partiye bir kılıkta gelmişti.)
  2. The criminal was apprehended in guise of a delivery man. (Suçlu, bir teslimatçı kılığına girmişti.)
  3. The thief escaped the police in guise of a janitor. (Hırsız, bir temizlik görevlisi olarak polisten kaçtı.)
  4. She often goes out in guise of a tourist to avoid being recognized. (Tanınmamak için genellikle bir turist kılığına girer.)
  5. The spy infiltrated the enemy’s territory in guise of a local. (Casus, yerli biri gibi düşman bölgesine sızdı.)
  6. He approached the scene in guise of a concerned bystander. (Sahneye endişeli bir görgü tanığı kılığında yaklaştı.)
  7. The students performed the play in guise of various historical figures. (Öğrenciler, çeşitli tarihi figürlerin kılığında oyunculuk yaptı.)
  8. The celebrity went out in guise of a homeless person to experience life on the streets. (Ünlü, sokak hayatını deneyimlemek için bir evsiz kılığına girdi.)
  9. The detective disguised himself in guise of a wealthy businessman to blend in with the suspects. (Dedektif, şüpheliler arasına karışmak için zengin bir iş adamı kılığına girdi.)
  10. The politician appeared in guise of a working-class citizen to appeal to the voters. (Politikacı, seçmenlere hitap etmek için çalışan bir vatandaş kılığında göründü.)
  11. The actor wore a disguise to avoid being followed by paparazzi. (Aktör, paparazziler tarafından takip edilmekten kaçınmak için bir kılık giydi.)
  12. The protesters dressed up in guise of animals to raise awareness for animal rights. (Protestocular, hayvan hakları için farkındalık yaratmak için hayvan kılığına girdi.)
  13. The magician performed in guise of a clown to entertain the children. (Sihirbaz, çocukları eğlendirmek için palyaço kılığına girdi.)
  14. The criminal mastermind operated in guise of a legitimate businessman. (Suçlu deha, meşru bir iş adamı kılığına büründü.)
  15. The actress wore a disguise to attend the event unnoticed. (Oyuncu, fark edilmeden etkinliğe katılmak için bir kılık giydi.)
  16. The team dressed up in guise of superheroes to boost their morale before the game. (Takım, maçtan önce moralini yükseltmek için süper kahraman kılığına girdi.)
  17. The performer appeared in guise of a robot to showcase the latest technology. (Sanatçı, en son teknolojiyi

sergilemek için robot kılığına girdi.)
18. The spy changed his guise frequently to avoid detection. (Casus, tespit edilmekten kaçınmak için sık sık kılık değiştirdi.)

  1. The bank robber wore a disguise to hide his identity. (Banka soyguncusu, kimliğini gizlemek için bir kılık giydi.)
  2. The carnival performers wore elaborate costumes and masks to create their guises. (Karnaval sanatçıları, kılıklarını oluşturmak için süslü kostümler ve maskeler giydi.)

Türkçe Karşılıklar:
disguise: kılık, maske, taklit
apprehend: tutuklamak, yakalamak
janitor: temizlikçi
infiltrate: sızmak, gizlice girmek
bystander: görgü tanığı, seyirci
figuratively: hayali olarak, mecazi olarak
paparazzi: magazin fotoğrafçıları
mastermind: deha, beyin, dahiliği olan kimse
legitimate: yasal, meşru
morale: moral, motivasyon
elaborate: ayrıntılı, detaylı
carnival: karnaval, şenlik

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.