Grossly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Grossly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Grossly Nedir?

Grossly, Türkçe karşılığı “iğrenç bir şekilde” olan bir zarf olarak kullanılan bir kelimedir. Bir şeyin iğrenç bir şekilde göründüğünü ya da yapıldığını ifade etmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

1. The meat was grossly undercooked. (Eti iğrenç bir şekilde pişirmediler.)
2. The bathroom was grossly dirty. (Banyo iğrenç bir şekilde kirliydi.)
3. The company’s profits were grossly exaggerated. (Şirketin karı iğrenç bir şekilde abartıldı.)
4. The politician’s behavior was grossly inappropriate. (Politikacının davranışı iğrenç bir şekilde uygunsuzdu.)
5. The team was grossly unprepared for the game. (Takım iğrenç bir şekilde oyuna hazırlanmamıştı.)
6. The price was grossly inflated. (Fiyat iğrenç bir şekilde şişirilmişti.)
7. The service at the restaurant was grossly slow. (Restorandaki hizmet iğrenç bir şekilde yavaştı.)
8. The movie was grossly violent. (Film iğrenç bir şekilde şiddet içeriyordu.)
9. The report was grossly inaccurate. (Rapor iğrenç bir şekilde yanlıştı.)
10. The building was grossly neglected. (Bina iğrenç bir şekilde ihmal edilmişti.)
11. The cake was grossly overbaked. (Kek iğrenç bir şekilde fazla pişirilmişti.)
12. The traffic was grossly congested. (Trafik iğrenç bir şekilde tıkalıydı.)
13. The athlete was grossly out of shape. (Sporcu iğrenç bir şekilde formda değildi.)
14. The singer was grossly off-key. (Şarkıcı iğrenç bir şekilde perdesiz söylüyordu.)
15. The water was grossly polluted. (Su iğrenç bir şekilde kirlenmişti.)
16. The dress was grossly overpriced. (Elbise iğrenç bir şekilde pahalıydı.)
17. The painting was grossly amateurish. (Tablo iğrenç bir şekilde amatörce yapılmıştı.)
18. The weather was grossly unpredictable. (Hava iğrenç bir şekilde tahmin edilemezdi.)
19. The students were grossly uninterested in the lesson. (Öğrenciler iğrenç bir şekilde derse ilgisizdi.)
20. The chef grossly overseasoned the dish. (Şef yemeği iğrenç bir şekilde fazla baharatlandırdı.)

Devamı

21. The dog was grossly overweight. (Köpek iğrenç bir şekilde fazla kiloluydu.)
22. The politician’s speech was grossly misleading. (Politikacının konuşması iğrenç bir şekilde yanıltıcıydı.)
23. The furniture was grossly outdated. (Mobilyalar iğrenç bir şekilde modası geçmişti.)
24. The customer service was grossly inadequate. (Müşteri hizmetleri iğrenç bir şekilde yetersizdi.)
25. The noise from the construction site was grossly disturbing. (İnşaat alanından gelen gürültü iğrenç bir şekilde rahatsız ediciydi.)
26. The product was grossly misrepresented. (Ürün iğrenç bir şekilde yanıltıcı bir şekilde tanıtılmıştı.)
27. The musician was grossly untalented. (Müzisyen iğrenç bir şekilde yeteneksizdi.)
28. The car was grossly underpowered. (Araba iğrenç bir şekilde güçsüzdü.)
29. The hotel room was grossly cramped. (Otel odası iğrenç bir şekilde sıkışıktı.)
30. The company’s policies were grossly unfair. (Şirketin politikaları iğrenç bir şekilde haksızdı.)