Good İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Good İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Good Kelimesi

Good kelimesi Türkçe’de “iyi” anlamına gelir. Kelimenin olumlu bir anlamı vardır ve bir şeyin beklendiği gibi, istenilen şekilde ya da standartların üzerinde olduğunu ifade eder.

Örnek Cümleler:

1. My mother is a very good cook.
   (Annem çok iyi bir aşçıdır.)
2. That was a good movie.
   (Bu iyi bir film oldu.)
3. You did a good job on your presentation.
   (Sunumunda iyi bir iş çıkardın.)
4. I had a good time with my friends last night.
   (Dün gece arkadaşlarımla iyi vakit geçirdim.)
5. She is a good listener.
   (O, iyi bir dinleyicidir.)
6. Good luck on your exam tomorrow!
   (Yarınki sınavında başarılar!)
7. He is a good athlete.
   (O, iyi bir sporcu.)
8. It’s always good to see you.
   (Seni görmek her zaman iyidir.)
9. My grandmother’s recipe is always good.
   (Büyükannemin tarifi her zaman iyidir.)
10. I think it’s a good idea to take a break.
    (Bir mola vermek iyi bir fikir gibi geliyor.)
11. We had a good conversation.
    (İyi bir sohbet ettik.)
12. It’s a good thing you brought an umbrella.
    (Şemsiye getirmen iyi oldu.)
13. She has a good sense of humor.
    (O, iyi bir espri anlayışına sahip.)
14. He is a good role model for young people.
    (O, gençler için iyi bir rol modeldir.)
15. The hotel we stayed at had a good view of the ocean.
    (Kaldığımız otelin okyanus manzarası iyi idi.)
16. Good job, you cleaned your room!
    (İyi iş çıkardın, odanı temizledin!)
17. I have a good feeling about this.
    (Bu konuda iyi bir hissim var.)
18. That was a good decision.
    (O iyi bir karardı.)
19. He is a good friend of mine.
    (O, benim iyi bir arkadaşım.)
20. The food at this restaurant is always good.
    (Bu restorandaki yemekler her zaman iyidir.)

Devamı:

21. She has a good memory for names.
    (İsimleri hatırlamada iyi bir hafızası var.)
22. Good health is important for a happy life.
    (Mutlu bir yaşam için iyi sağlık önemlidir.)
23. That’s a good point you made.
    (Söylediğin şey iyi bir noktaydı.)
24. The company has a good reputation.
    (Şirketin iyi bir itibarı var.)
25. It’s a good thing we arrived early.
    (Erken geldiğimize iyi ki karar vermişiz.)
26. The weather is looking good for the weekend.
    (Hafta sonu için hava iyi görünüyor.)
27. The teacher gave me a good grade on my essay.
    (Öğretmen, benim denemem için iyi bir not verdi.)
28. He is a good listener and always gives great advice.
    (O, iyi bir dinleyici ve her zaman harika tavsiyeler verir.)
29. This book has a good storyline.
    (Bu kitapta iyi bir hikaye var.)
30. Good manners are important in any social situation.
    (Herhangi bir sosyal durumda iyi davranışlar önemlidir.)