Gauche İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gauche İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gauche

Gauche, Türkçe karşılığı olarak “beceriksiz” veya “sakar” anlamına gelmektedir. Aşağıda, bu kelimeyi örnek cümlelerde kullanarak anlamını daha iyi anlayabilirsiniz:

  1. John was a bit gauche when he met the Queen for the first time. (John, Kraliçe ile ilk kez tanıştığında biraz sakardı.)
  2. Her gauche attempt at playing the piano made everyone cringe. (Piyano çalmaya yönelik beceriksiz girişimleri herkesi ürküttü.)
  3. Sally felt gauche in her new dress, which was too tight for her. (Sally, kendisine dar gelen yeni elbisesinde kendini beceriksiz hissetti.)
  4. His gauche mannerisms often made him the target of ridicule among his classmates. (Onun beceriksiz tavırları sınıf arkadaşları tarafından sıklıkla alay konusu olurdu.)
  5. Despite her gauche appearance, she was incredibly talented in the field of art. (Beceriksiz görüntüsüne rağmen, sanat alanında inanılmaz yetenekliydi.)
  6. The young boy’s gauche behavior embarrassed his mother in front of her friends. (Genç çocuğun beceriksiz davranışları, annesini arkadaşları önünde utandırdı.)
  7. Her attempt to cook a fancy meal for her husband was gauche and resulted in a disaster. (Kocası için lüks bir yemek pişirme girişimi beceriksizceydi ve felaketle sonuçlandı.)
  8. His gauche attempt at flirting with the pretty girl left her unimpressed. (Güzel kızla flört etme girişimi beceriksizceydi ve onu etkilemedi.)
  9. The politician’s gauche comments about minorities caused outrage among the public. (Siyasetçinin azınlıklar hakkındaki beceriksiz yorumları halk arasında öfkeye neden oldu.)
  10. The clumsy waiter’s gauche handling of the plates resulted in a broken dish. (Sakar garsonun tabaklara beceriksizce yaklaşımı bir kırık tabakla sonuçlandı.)
  11. His gauche attempts to impress his boss with his knowledge of art were unsuccessful. (Sanat bilgisiyle patronunu etkileme girişimleri başarısızdı.)
  12. Her gauche laughter during the serious meeting was inappropriate. (Ciddi toplantı sırasında beceriksiz gülmesi uygun değildi.)
  13. The gauche salesperson’s pushy behavior turned off potential customers. (Beceriksiz satış elemanının itici davranışları potansiyel müşterileri uzaklaştırdı.)
  14. His gauche dance moves were the talk of the party. (Onun beceriksiz dans hareketleri parti konusu oldu.)
  15. The new employee’s gauche introduction to the team was met with mixed reactions. (Yeni çalışanın beceriksiz takım tanıtımı karışık tepkiler aldı.)
  16. Her gauche attempt at humor fell flat and left the audience bored. (Mizah
  1. The chef’s gauche plating of the dish detracted from its presentation. (Şefin beceriksiz tabağına yerleştirmesi sunumundan çalmıştı.)
  2. His gauche attempt at repairing the car only made the problem worse. (Arabayı tamir etme girişimi beceriksizceydi ve sorunu daha da kötüleştirdi.)
  3. Her gauche reaction to the news of her promotion surprised her colleagues. (Terfi haberine verdiği beceriksiz tepki, meslektaşlarını şaşırttı.)
  4. The actor’s gauche delivery of his lines made the audience cringe. (Oyuncunun repliklerini beceriksizce sunması, seyircileri ürküttü.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.