Gate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gate Nedir?

Gate, Türkçe karşılığı kapı olan bir kelime olarak kullanılır. Genellikle bahçe, site, ev gibi yerlerin giriş çıkışını kontrol etmek için kullanılan bir araçtır. Ayrıca, havayolu taşımacılığındaki terminallerde de kullanılır.

Örnek cümleler:

1. The gate is closed, please wait for someone to open it. (Kapı kapalı, lütfen açan birini bekleyin.)
2. She entered the garden through the gate. (Bahçeye kapıdan girdi.)
3. The airport gate will close in 10 minutes, please proceed to boarding. (Havaalanı kapısı 10 dakika içinde kapanacak, lütfen biniş için ilerleyin.)
4. The gate of the castle was guarded by soldiers. (Kale kapısı askerler tarafından korunuyordu.)
5. The gate to the park is always locked at night. (Parkın kapısı gece her zaman kilitlidir.)
6. The entrance gate is on the right side of the building. (Giriş kapısı binanın sağ tarafındadır.)
7. They have a gate that opens automatically when a car approaches. (Araba yaklaştığında otomatik olarak açılan bir kapıları var.)
8. The gate to the backyard is broken and needs to be repaired. (Arka bahçeye giden kapı kırıldı ve tamir edilmesi gerekiyor.)
9. The gate of the school is always closed during class hours. (Okulun kapısı ders saatlerinde her zaman kapalıdır.)
10. She forgot her key and had to climb over the gate to get inside. (Anahtarını unuttu ve içeri girmek için kapının üstünden tırmanmak zorunda kaldı.)
11. The gate to the pool area must remain locked at all times for safety reasons. (Güvenlik nedeniyle havuz alanına giden kapı her zaman kilitli kalmalıdır.)
12. He leaned against the gate and looked out at the view. (Kapıya yaslandı ve manzaraya baktı.)
13. The gate of the garage was damaged in the storm. (Garaj kapısı fırtınada hasar gördü.)
14. The gatekeeper asked for their identification before allowing them to enter. (Kapıcı, içeri girmeden önce kimliklerini sordu.)
15. The gate of the prison was heavily guarded by armed officers. (Hapishanenin kapısı silahlı memurlar tarafından yoğun bir şekilde korunuyordu.)
16. They had to replace the old gate with a new one because it was rusty. (Eski kapı paslı olduğu için yeni biriyle değiştirmeleri gerekiyordu.)
17. The gate leading to the beach was locked due to high tide. (Yüksek gelgit nedeniyle plaja giden kapı kilitliydi.)
18. The gate of the church is always open to visitors. (Kilisenin kapısı her zaman ziyaretçilere açıktır.)
19. He forgot to close the gate and the dog ran away. (Kapıyı kapatmayı unutt

20. The gate of the stadium was crowded with fans waiting for the match to start. (Stadyumun kapısı, maçın başlamasını bekleyen hayranlarla kalabalıktı.)

(Hepsinin Türkçe karşılığı aynı olduğu için sadece bir kez yazdım.)

Türkçe: kapı