Forgive İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Forgive İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Forgive Nedir?

Forgive İngilizcede “affetmek” anlamına gelir. Birinin yaptığı hata, suç veya yanlış davranışı affetmek veya bağışlamak için kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. Forgiving others is not always easy. (Başkalarını affetmek her zaman kolay değildir.)
2. You should forgive your sister for what she did. (Kardeşinin yaptığı şeyi affetmelisin.)
3. I hope you can forgive me for what I said. (Söylediğim şey için beni affedebilirsin umarım.)
4. It’s important to forgive yourself for your mistakes. (Hatalarınız için kendinizi affetmek önemlidir.)
5. Forgive and forget. (Affet ve unut.)
6. She has a hard time forgiving people who have wronged her. (Ona haksızlık yapan insanları affetmek zor geliyor.)
7. You have to learn to forgive if you want to have healthy relationships. (Sağlıklı ilişkiler istiyorsanız affetmeyi öğrenmelisiniz.)
8. Forgiveness is the key to a peaceful life. (Barışçıl bir yaşamın anahtarı affetmek.)
9. It took her a long time to forgive him for what he did. (Yaptığı şey için onu affetmek onun uzun zaman alıp.)
10. He asked for forgiveness for his mistakes. (Hataları için affedilme istedi.)
11. She found it hard to forgive herself for what happened. (Olanlar için kendini affetmek zor buldu.)
12. Forgiving someone can be a healing experience. (Birini affetmek iyileştirici bir deneyim olabilir.)
13. I don’t think I can ever affedemeyeceğimi düşünmüyorum.)
14. Forgiveness requires empathy and understanding. (Affetmek, empati ve anlayış gerektirir.)
15. He found it hard to forgive his ex-wife for what she did. (Eski karısı yaptığı şeyi affetmek onun için zor oldu.)
16. Forgiveness is a gift you give yourself. (Affetmek, kendinize verdiğiniz bir hediye gibidir.)
17. She couldn’t bring herself to forgive him for cheating on her. (Ona aldattığı için kendini onu affetmeye getiremedi.)
18. If you want to be happy, you have to learn to forgive and let go of grudges. (Mutlu olmak istiyorsanız, affetmeyi ve kin tutmaktan vazgeçmeyi öğrenmelisiniz.)
19. He asked for forgiveness from his friends for his behavior. (Davranışı için arkadaşlarından affedilme istedi.)
20. Forgiving someone doesn’t mean you condone their behavior. (Birini affetmek, davranışlarını onayladığınız anlamına gelmez.)
21. She finally found it in her heart to forgive her father for leaving the family. (Nihayet ailesini terk ettiği için babasını affetmek için kalbinde yer buldu.)
22. Forgiveness is a choice, not a feeling. (Affetmek, bir his değil bir seçimdir.)
23. It’s important to forgive others, but it’s also important to set boundaries. (Diğerlerini affetmek önemlidir, ancak sınırlar belirlemek de önemlidir.)
24. He asked for forgiveness from his girlfriend for forgetting their anniversary. (Yıldönümlerini unuttuğu için kız arkadaşından affedilme istedi.)
25. Forgiveness can be a difficult process