Flunk İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flunk İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flunk Nedir?

Flunk, İngilizce bir fiil olarak “başarısız olmak, sınıfta kalmak” anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. I’m worried I might flunk the math exam tomorrow. (Matematik sınavında yarın başarısız olacağımdan endişe ediyorum.)
  2. Jack flunked his driver’s test again. (Jack sürücü ehliyeti sınavında tekrar başarısız oldu.)
  3. She flunked out of college after her first year. (İlk yılında üniversiteden atıldı.)
  4. If you flunk the final exam, you’ll have to retake the course. (Final sınavında başarısız olursan, dersi yeniden almak zorunda kalacaksın.)
  5. He was afraid he would flunk the job interview. (İş görüşmesinde başarısız olacağından korktu.)
  6. She flunked the entrance exam and couldn’t get into the school. (Giriş sınavında başarısız oldu ve okula giremedi.)
  7. The team flunked in the playoffs and didn’t make it to the finals. (Takım, play-off’larda başarısız oldu ve finallere çıkamadı.)
  8. I don’t want to flunk this project, so I’m putting in extra effort. (Bu proje için başarısız olmak istemiyorum, bu yüzden ekstra çaba gösteriyorum.)
  9. He flunked his driving test because he didn’t obey the traffic signals. (Trafik işaretlerine uymadığı için sürücü ehliyeti sınavında başarısız oldu.)
  10. If you flunk the audition, you won’t get the part in the play. (Ardışıkta başarısız olursan, oyunda rol alamayacaksın.)
  11. The athlete flunked the drug test and was disqualified from the competition. (Sporcu doping testinde başarısız oldu ve yarışmadan diskalifiye edildi.)
  12. She was afraid she would flunk the English proficiency exam. (İngilizce yeterlilik sınavında başarısız olacağından korktu.)
  13. If you flunk the interview, you won’t get the job. (Görüşmede başarısız olursan, işi alamayacaksın.)
  14. The company flunked in their sales targets this quarter. (Şirket bu çeyrekte satış hedeflerinde başarısız oldu.)
  15. He flunked the fitness test and couldn’t join the military. (Fiziksel uygunluk testinde başarısız oldu ve askere gidemedi.)
  16. She flunked the history exam because she didn’t study. (Tarih sınavında başarısız oldu çünkü çalışmadı.)
  17. If you flunk the language exam, you won’t be able to study abroad. (Dil sınavında başarısız olursan, yurt dışında okuyamayacaksın.)
  18. The team flunked the marketing campaign and didn’t get the

desired results. (Takım pazarlama kampanyasında başarısız oldu ve istedikleri sonuçları alamadılar.)
19. He flunked the test because he cheated. (Yanlış yapmak için kopya çektiği için sınavda başarısız oldu.)

  1. She was surprised to find out that she flunked the swimming test. (Yüzme testinde başarısız olduğunu öğrenince şaşırdı.)

(Türkçe çevirileri, örnek cümlelerin sonunda yer almaktadır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.