Flay İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Flay Nedir?
Flay kelimesi İngilizce dilinde “derisini yüzmek, derisini soymak” anlamlarına gelir.
Örnek cümleler:
- The chef flayed the fish before cooking it. (Şef balığı pişirmeden önce derisini yüzdü.)
- The hunter flayed the rabbit to prepare it for cooking. (Avcı tavşanı pişirmek için derisini soymuştu.)
- The criminal flayed the victim’s skin as a form of torture. (Suçlu kurbanın derisini işkence yöntemi olarak yüzdü.)
- The ancient Egyptians used to flay their enemies. (Eski Mısırlılar düşmanlarını derilerini yüzerek cezalandırırlardı.)
- The tattoo artist flayed off the old tattoo before starting a new one. (Dövme sanatçısı yeni bir dövme yapmadan önce eski dövmeyi yüzdü.)
- The worker accidentally flayed his hand with a sharp knife. (İşçi keskin bir bıçakla elini kazara yüzdü.)
- The snake’s skin can flay off easily. (Yılanın derisi kolayca yüzebilir.)
- The sunburned skin was flaying off in patches. (Güneş yanığı olan deri parçalar halinde yüzmeye başladı.)
- The surgeon flayed off the patient’s skin to access the internal organs. (Cerrah iç organlara erişmek için hastanın derisini yüzdü.)
- The medieval executioners used to flay criminals before hanging them. (Ortaçağ idamcıları suçluları asmadan önce yüzerlerdi.)
- The artist flayed the canvas to create texture. (Sanatçı tuvali dokuya dönüştürmek için yüzdü.)
- The diver’s wetsuit was flaying off due to wear and tear. (Dalışçının dalış kıyafeti aşınmaya bağlı olarak yüzüyordu.)
- The butcher flayed the cow’s hide to make leather. (Kasap, deri yapmak için inek derisini yüzdü.)
- The athlete’s skin flayed off due to excessive sweating. (Sporcu aşırı terlemeden dolayı derisi yüzüldü.)
- The old wallpaper was flaying off the walls. (Eski duvar kağıdı duvarlardan yüzülüyordu.)
- The ship’s paint was flaying off due to exposure to saltwater. (Gemi boyası tuzlu suya maruz kaldığı için yüzülmeye başladı.)
- The hiker’s boots were flaying off due to rough terrain. (Yürüyüşçünün botları sert arazi nedeniyle yüzüyordu.)
- The statue’s paint was flaying off due to weather conditions. (Heykelin boyası hava koşullarından dolayı yüzülmeye başladı.)
- The old man’s skin was flaying off due to a skin disease. (Yaşlı adamın derisi bir
deri hastalığı nedeniyle yüzmeye başladı.)
20. The snake flayed its skin to grow a new one. (Yılan, yeni bir deri çıkarmak için eski derisini yüzdü.)
(Türkçe çeviriler kalın ve yeşil renkli yazılmıştır.)
Hemen Yorum Yaz