Flake İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flake İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flake Nedir?

Flake, İngilizce bir kelime olup “tane” veya “parça” anlamına gelir. Sıkça karşılaşılan kullanım alanlarından biri de kar tanesi anlamında kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. It’s snowing and the flakes are getting bigger. (Kar yağıyor ve taneler büyüyor.)
2. She added a few flakes of salt to the soup. (Çorbanın içine birkaç tane tuz ekledi.)
3. The baker sprinkled some flakes of coconut on top of the cake. (Fırıncı, pastanın üstüne hindistan cevizi taneleri serpti.)
4. The snowflakes glistened in the moonlight. (Kar taneleri ay ışığında parıldıyordu.)
5. He ate a flake of chocolate and savored the rich flavor. (Çikolata tanesi yedi ve zengin tadını tadını çıkardı.)
6. The artist used flakes of gold leaf to embellish the painting. (Sanatçı, tabloyu süslemek için altın yaprak taneleri kullandı.)
7. The wind blew the snowflakes into a swirling frenzy. (Rüzgar, kar tanelerini dönen bir çılgınlığa dönüştürdü.)
8. The cereal was sprinkled with flakes of dried fruit. (Tahıl, kurutulmuş meyve taneleriyle serpildi.)
9. She was covered in flakes of glitter after the party. (Partiden sonra sim taneleriyle kaplandı.)
10. The fish was coated in a crispy layer of corn flakes. (Balık, gevrek mısır gevreği tabakasıyla kaplandı.)
11. A few flakes of ash fell from the cigarette. (Sigaradan birkaç kül tanesi düştü.)
12. The paint had started to flake off the walls. (Boya, duvarlardan dökülmeye başlamıştı.)
13. The pastry was dusted with flakes of powdered sugar. (Hamur işi, pudra şekeri taneleriyle kaplandı.)
14. The hiker brushed off the flakes of snow from his coat. (Yürüyüşçü, montundaki kar tanelerini fırçaladı

15. The wooden fence was covered in flakes of peeling paint. (Ahşap çit, soyulan boya taneleriyle kaplandı.)
16. The pastry chef carefully placed flakes of gold leaf on top of the dessert. (Pastacı, tatlıların üstüne dikkatle altın yaprak taneleri yerleştirdi.)
17. The snowflakes gently fell on the ground, creating a soft blanket. (Kar taneleri yumuşak bir battaniye oluşturacak şekilde yere düşüyordu.)
18. The artist used flakes of colored glass to create a stunning mosaic. (Sanatçı, etkileyici bir mozaik oluşturmak için renkli cam taneleri kullandı.)
19. The skin on her lips had started to flake due to the dry weather. (Kuru havanın neden olduğu dudaklarındaki deri dökülmeye başlamıştı.)
20. The recipe called for a few flakes of chili pepper to add some heat. (Tarifte biraz acı biber taneleri eklemek için birkaç tane kullanıldı.)