Flack İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flack İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flack Nedir?

Flack, bir kişinin veya bir şirketin itibarını korumak veya artırmak amacıyla yürütülen PR (halkla ilişkiler) faaliyetleridir. Flack, bir şirketin, kişinin veya bir ürünün olumlu bir imajını yaratmak veya korumak için kullanılan medya iletişimine dayalı bir stratejidir.

Örnek Cümleler:

1. The company hired a flack to improve its image. (Şirket, imajını iyileştirmek için bir PR danışmanı kiraladı.)
2. The politician’s flack was able to spin the negative story into a positive one. (Politikacının PR danışmanı, olumsuz bir hikayeyi olumlu bir hale dönüştürmeyi başardı.)
3. The celebrity’s flack denied the rumors about their breakup. (Ünlünün PR danışmanı, ayrılık söylentilerini yalanladı.)
4. The company’s flack organized a press conference to announce the new product. (Şirketin PR danışmanı, yeni ürünü duyurmak için bir basın toplantısı düzenledi.)
5. The flack’s job is to create a positive image for their client. (PR danışmanının işi, müşterisi için olumlu bir imaj yaratmaktır.)
6. The flack was able to get the product featured in a popular magazine. (PR danışmanı, ürünün popüler bir dergide yer almasını sağladı.)
7. The politician’s flack arranged for an interview with a prominent news outlet. (Politikacının PR danışmanı, önde gelen bir haber kaynağıyla röportaj ayarladı.)
8. The flack’s strategy was to focus on the positive aspects of the product. (PR danışmanının stratejisi, ürünün olumlu yönlerine odaklanmaktı.)
9. The company’s flack was able to get the product mentioned in a TV show. (Şirketin PR danışmanı, ürünün bir TV programında bahsedilmesini sağladı.)
10. The celebrity’s flack issued a statement to address the rumors about their health. (Ünlünün PR danışmanı, sağlıkla ilgili söylentilere yanıt vermek için bir açıklama yayınladı.)
11. The flack’s job is to manage their client’s reputation. (PR danışmanının görevi, müşterilerinin itibarını yönetmektir.)
12. The politician’s flack was able to control the narrative about the scandal. (Politikacının PR danışmanı, skandal hakkındaki hikayeyi kontrol altında tutmayı başardı.)
13. The company’s flack responded to the negative review with a statement. (Şirketin PR danışmanı, olumsuz bir eleştiriyi bir açıklama ile yanıtladı.)
14. The flack was able to get the product featured in a popular blog. (PR danışmanı, ürünün popüler bir blogda yer al

masını sağladı.)
15. The celebrity’s flack managed the star’s social media accounts. (Ünlünün PR danışmanı, yıldızın sosyal medya hesaplarını yönetti.)

16. The flack’s job is to communicate their client’s message effectively. (PR danışmanının görevi, müşterisinin mesajını etkili bir şekilde iletmektir.)
17. The politician’s flack advised the candidate on their public appearances. (Politikacının PR danışmanı, adayı halka açık etkinliklerinde yönlendirdi.)
18. The company’s flack was able to secure a feature story in a major newspaper. (Şirketin PR danışmanı, önemli bir gazetede özel bir haber yayınlamasını sağladı.)
19. The flack’s strategy was to engage with social media influencers to promote the product. (PR danışmanının stratejisi, sosyal medya etkileyicileriyle işbirliği yaparak ürünü tanıtmaktı.)
20. The celebrity’s flack managed the star’s image by carefully selecting their projects. (Ünlünün PR danışmanı, yıldızın imajını dikkatli bir şekilde yöneterek projelerini seçti.)

Türkçe karşılıklar için özel bir renkli yazı etiketi bulunmamaktadır, bu nedenle Türkçe karşılıkları normal yazı formatıyla aşağıda yer almaktadır.