Fixing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fixing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fixing

Fixing kelimesinin Türkçe anlamı “tamir etme, düzeltme” gibi anlamlara gelir.

  1. I am fixing the leaky faucet in the bathroom. (Banyoda damlayan musluğu tamir ediyorum.)
  2. She’s fixing her hair before the meeting. (Toplantıdan önce saçını düzeltiyor.)
  3. The mechanic is fixing my car. (Tamirci arabamı tamir ediyor.)
  4. He’s fixing his tie in the mirror. (Aynada kravatını düzeltiyor.)
  5. We need to fix the roof before the rain comes. (Yağmur gelmeden önce çatıyı tamir etmemiz gerekiyor.)
  6. They’re fixing the broken fence. (Kırık çiti tamir ediyorlar.)
  7. The technician is fixing the computer. (Teknisyen bilgisayarı tamir ediyor.)
  8. She’s fixing a snack in the kitchen. (Mutfakta atıştırmalık hazırlıyor.)
  9. The plumber is fixing the pipes. (Tesisatçı boruları tamir ediyor.)
  10. I need to fix my bike before I can ride it. (Bisikletimi kullanabilmek için önce tamir etmem gerekiyor.)
  11. They are fixing the electricity in the building. (Binalardaki elektriği tamir ediyorlar.)
  12. She’s fixing a loose button on her shirt. (Gömleğindeki gevşek düğmeyi tamir ediyor.)
  13. The carpenter is fixing the broken chair. (Marangoz kırık sandalyeyi tamir ediyor.)
  14. He’s fixing his mistake. (Hatasını düzeltiyor.)
  15. We need to fix the broken relationship between the two countries. (İki ülke arasındaki kırık ilişkiyi tamir etmemiz gerekiyor.)
  16. They’re fixing the broken escalator in the mall. (Avm’deki kırık yürüyen merdiveni tamir ediyorlar.)
  17. The tailor is fixing the hem on the dress. (Terzi elbisenin eteğini tamir ediyor.)
  18. She’s fixing a flat tire on her bike. (Bisikletindeki patlak lastiği tamir ediyor.)
  19. The construction workers are fixing the road. (İnşaat işçileri yolu tamir ediyorlar.)
  20. He’s fixing his relationship with his ex-girlfriend. (Eski kız arkadaşıyla ilişkisini tamir ediyor.)
  1. The technician is fixing the broken air conditioner. (Teknisyen arızalı klimayı tamir ediyor.)
  2. She’s fixing the broken vase with glue. (Kırılan vazoyu yapıştırıcıyla tamir ediyor.)
  3. The teacher is fixing the grammar mistakes in the essay. (Öğretmen denemede bulunan dilbilgisi hatalarını düzeltiyor.)
  4. He’s fixing the dents on his car with a plunger. (Arabasındaki göçükleri mutfak pompasıyla düzeltiyor.)
  5. The team is fixing the bugs in the software. (Ekip yazılımdaki hataları düzeltiyor.)
  6. She’s fixing the wrinkles on her shirt with an iron. (Gömleğindeki kırışıklıkları ütüyle düzeltiyor.)
  7. The doctor is fixing the broken bone with surgery. (Doktor kırık kemiği ameliyatla tamir ediyor.)
  8. He’s fixing his sleep schedule by waking up early. (Erken kalkarak uyku düzenini düzeltiyor.)
  9. The gardener is fixing the damaged plants with fertilizer. (Bahçıvan bitkilere gübre vererek hasarı düzeltiyor.)
  10. She’s fixing the recipe by adding more salt. (Tarifi daha lezzetli hale getirmek için daha fazla tuz ekliyor.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.