Fixing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Fixing
Fixing kelimesinin Türkçe anlamı “tamir etme, düzeltme” gibi anlamlara gelir.
- I am fixing the leaky faucet in the bathroom. (Banyoda damlayan musluğu tamir ediyorum.)
- She’s fixing her hair before the meeting. (Toplantıdan önce saçını düzeltiyor.)
- The mechanic is fixing my car. (Tamirci arabamı tamir ediyor.)
- He’s fixing his tie in the mirror. (Aynada kravatını düzeltiyor.)
- We need to fix the roof before the rain comes. (Yağmur gelmeden önce çatıyı tamir etmemiz gerekiyor.)
- They’re fixing the broken fence. (Kırık çiti tamir ediyorlar.)
- The technician is fixing the computer. (Teknisyen bilgisayarı tamir ediyor.)
- She’s fixing a snack in the kitchen. (Mutfakta atıştırmalık hazırlıyor.)
- The plumber is fixing the pipes. (Tesisatçı boruları tamir ediyor.)
- I need to fix my bike before I can ride it. (Bisikletimi kullanabilmek için önce tamir etmem gerekiyor.)
- They are fixing the electricity in the building. (Binalardaki elektriği tamir ediyorlar.)
- She’s fixing a loose button on her shirt. (Gömleğindeki gevşek düğmeyi tamir ediyor.)
- The carpenter is fixing the broken chair. (Marangoz kırık sandalyeyi tamir ediyor.)
- He’s fixing his mistake. (Hatasını düzeltiyor.)
- We need to fix the broken relationship between the two countries. (İki ülke arasındaki kırık ilişkiyi tamir etmemiz gerekiyor.)
- They’re fixing the broken escalator in the mall. (Avm’deki kırık yürüyen merdiveni tamir ediyorlar.)
- The tailor is fixing the hem on the dress. (Terzi elbisenin eteğini tamir ediyor.)
- She’s fixing a flat tire on her bike. (Bisikletindeki patlak lastiği tamir ediyor.)
- The construction workers are fixing the road. (İnşaat işçileri yolu tamir ediyorlar.)
- He’s fixing his relationship with his ex-girlfriend. (Eski kız arkadaşıyla ilişkisini tamir ediyor.)
- The technician is fixing the broken air conditioner. (Teknisyen arızalı klimayı tamir ediyor.)
- She’s fixing the broken vase with glue. (Kırılan vazoyu yapıştırıcıyla tamir ediyor.)
- The teacher is fixing the grammar mistakes in the essay. (Öğretmen denemede bulunan dilbilgisi hatalarını düzeltiyor.)
- He’s fixing the dents on his car with a plunger. (Arabasındaki göçükleri mutfak pompasıyla düzeltiyor.)
- The team is fixing the bugs in the software. (Ekip yazılımdaki hataları düzeltiyor.)
- She’s fixing the wrinkles on her shirt with an iron. (Gömleğindeki kırışıklıkları ütüyle düzeltiyor.)
- The doctor is fixing the broken bone with surgery. (Doktor kırık kemiği ameliyatla tamir ediyor.)
- He’s fixing his sleep schedule by waking up early. (Erken kalkarak uyku düzenini düzeltiyor.)
- The gardener is fixing the damaged plants with fertilizer. (Bahçıvan bitkilere gübre vererek hasarı düzeltiyor.)
- She’s fixing the recipe by adding more salt. (Tarifi daha lezzetli hale getirmek için daha fazla tuz ekliyor.)
Hemen Yorum Yaz