Extract İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Extract İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Extract İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Türkçe Anlamı: Ayırmak, çıkarmak, çıkartmak

1. I need to extract the important information from this report. (Bu rapordan önemli bilgileri çıkarmam gerekiyor.)
2. The dentist will extract your tooth today. (Dişçi bugün dişinizi çıkaracak.)
3. The machine can extract juice from any fruit. (Makine herhangi bir meyveden suyu çıkarabilir.)
4. The book is an extract from the author’s autobiography. (Kitap, yazarın otobiyografisinden bir bölümdür.)
5. They are trying to extract DNA from the blood sample. (Kan örneğinden DNA çıkarmaya çalışıyorlar.)
6. I need to extract the file from the compressed folder. (Sıkıştırılmış klasörden dosyayı çıkarmam gerekiyor.)
7. The lab technician will extract the chemicals from the soil. (Laboratuvar teknisyeni topraktan kimyasalları çıkaracak.)
8. The police were able to extract a confession from the suspect. (Polis, şüpheliden bir itiraf çıkarmayı başardı.)
9. The artist used a special tool to extract the shape from the clay. (Sanatçı, kildeki şekli çıkarmak için özel bir araç kullandı.)
10. The company wants to extract as much profit as possible from this project. (Şirket, bu projeden mümkün olan en fazla karı çıkarmak istiyor.)
11. The doctor needs to extract a tissue sample for further examination. (Doktor, daha fazla inceleme için bir doku örneği çıkarması gerekiyor.)
12. The recipe calls for extracting the flavor from the herbs. (Tarif, otlardan lezzet çıkarmayı gerektirir.)
13. The team was able to extract some valuable information from the old documents. (Ekip, eski belgelerden bazı değerli bilgiler çıkarmayı başardı.)
14. The artist used a solvent to extract the color from the fabric. (Sanatçı, renkli kumaştan rengi çıkarmak için bir çözücü kullandı.)
15. The researcher is trying to extract a protein from the bacteria. (Araştırmacı, bakteriden bir protein çıkarmaya çalışıyor.)
16. The miner needs to extract the ore from the rock. (Madenci, kayadan cevher çıkarması gerekiyor.)
17. The software can extract data from multiple sources. (Yazılım, birden çok kaynaktan veri çıkarabilir.)
18. The teacher asked the students to extract the main idea from the passage. (Öğretmen öğrencilerden parçadan ana fikri çıkarmalarını istedi.)
19. The investigator will try to extract fingerprints from the crime scene. (Araştırmacı, suç mahallinden parmak izi çıkarmaya çalışacak.)
20. The process is designed to extract maximum energy from the fuel. (Süreç, yakıttan

maksimum enerji çıkarmak için tasarlanmıştır.)

Türkçe Anlamı: Alıntı yapmak, özetlemek

1. The article includes an extract from the CEO’s speech. (Makale, CEO’nun konuşmasından bir alıntı içerir.)
2. I like to include extracts from famous speeches in my presentations. (Sunumlarımda ünlü konuşmalardan alıntılar yapmayı seviyorum.)
3. The book contains extracts from various literary works. (Kitap, çeşitli edebi eserlerden alıntılar içerir.)
4. The news channel aired an extract from the president’s press conference. (Haber kanalı, başkanın basın toplantısından bir alıntı yayınladı.)
5. The anthology includes extracts from different genres of literature. (Antoloji, farklı edebi türlerden alıntılar içerir.)
6. The professor asked the students to read an extract from the novel. (Profesör öğrencilerden romandan bir alıntı okumalarını istedi.)
7. The film’s trailer features an extract from the movie’s opening scene. (Filmin fragmanı, filmin açılış sahnesinden bir alıntı içeriyor.)
8. The magazine published an extract from the celebrity’s memoir. (Dergi, ünlünün anılarından bir alıntı yayınladı.)
9. The website includes an extract from the artist’s biography. (Web sitesi, sanatçının biyografisinden bir alıntı içerir.)
10. The presentation slides contain extracts from several research papers. (Sunum slaytları, birkaç araştırma makalesinden alıntılar içerir.)
11. The brochure features an extract from the company’s annual report. (Broşür, şirketin yıllık raporundan bir alıntı içeriyor.)
12. The interview included an extract from the athlete’s training routine. (Röportaj, sporcu’nun antrenman rutininden bir alıntı içeriyordu.)
13. The book club discussed an extract from the author’s latest novel. (Kitap kulübü, yazarın en son romanından bir alıntı tartıştı.)
14. The art exhibition displayed extracts from the artist’s different periods. (Sanat sergisi, sanatçının farklı dönemlerinden alıntılar sergiledi.)
15. The documentary features extracts from interviews with various experts. (Belgesel, çeşitli uzmanlarla yapılan röportajlardan alıntılar içeriyor.)
16. The theater performance includes extracts from Shakespeare’s plays. (Tiyatro oyunu, Shakespeare’in oyunlarından alıntılar içeriyor.)
17. The radio program played an extract from a famous speech by Martin Luther King Jr. (Radyo programı, Martin Luther King Jr.’ın ünlü bir konuşmasından bir alıntı çaldı.)
18. The exhibition catalog contains extracts from the artist’s personal letters. (Sergi kataloğu, sanatçının kişisel mektuplarından alıntılar içeriyor.)
19. The website features