Exemplary İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Exemplary İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Exemplary

Exemplary, İngilizce’de “örnek, örnek alınacak” gibi anlamlara gelir. Bir şeyin mükemmel örneklerini veya ideal standartlarını temsil eder.

Örnek cümleler:

  1. She gave an exemplary performance in the school play. (Okuldaki oyunda örnek bir performans sergiledi.)
  2. The company’s exemplary customer service earned them a loyal following. (Şirketin örnek müşteri hizmetleri onlara sadık bir takipçi kitlesi kazandırdı.)
  3. The teacher provided exemplary guidance to her students. (Öğretmen öğrencilerine örnek bir rehberlik sağladı.)
  4. His exemplary behavior in the face of adversity inspired others. (Zorluklarla karşı karşıya kaldığında gösterdiği örnek davranışlar diğerlerine ilham verdi.)
  5. The athlete’s exemplary work ethic led to his success. (Sporcu örnek iş etiği sayesinde başarılı oldu.)
  6. The organization’s exemplary environmental policies set the standard for others. (Örgütün örnek çevre politikaları diğerleri için bir standart belirledi.)
  7. The student’s exemplary academic record earned her a scholarship. (Öğrencinin örnek akademik başarısı ona bir burs kazandırdı.)
  8. The chef’s exemplary cooking skills were on full display at the restaurant. (Aşçının örnek pişirme becerileri restoranda tamamen sergilendi.)
  9. The company’s exemplary safety record was due to their strict protocols. (Şirketin örnek güvenlik kaydı sıkı protokollerine bağlıydı.)
  10. The team’s exemplary teamwork led to their victory. (Takımın örnek takım çalışması zaferlerine yol açtı.)
  11. The judge gave an exemplary sentence to the convicted criminal. (Hakim mahkum edilen suçlu için örnek bir hüküm verdi.)
  12. The artist’s exemplary technique made her paintings stand out. (Sanatçının örnek tekniği resimlerini öne çıkardı.)
  13. The hotel’s exemplary hospitality made guests feel welcome. (Otelin örnek misafirperverliği konukları kendilerini hoş karşılanmış hissettirdi.)
  14. The scientist’s exemplary research contributed to advancements in the field. (Bilim adamının örnek araştırması alanda ilerlemelere katkı sağladı.)
  15. The writer’s exemplary use of language made her book a best-seller. (Yazarın örnek dil kullanımı kitabını en çok satanlar listesine soktu.)
  16. The doctor’s exemplary bedside manner comforted her patients. (Doktorun örnek yatak başı tarzı hastalarını rahatlattı.)
  17. The organization’s exemplary philanthropy helped those in need. (Örgütün örnek hayırseverliği ihtiyaç sahiplerine yardım etti.)
  18. The lawyer’s exemplary defense strategy won the case. (Avukatın örnek savunma stratejisi davayı kaz

dırdı.)
19. The company’s exemplary leadership led to a successful merger. (Şirketin örnek liderliği başarılı bir birleşmeye yol açtı.)

  1. The teacher’s exemplary dedication to her students earned her their respect. (Öğretmenin örnek öğrencilerine olan bağlılığı onların saygısını kazandı.)

İngilizce örnek cümlelerin altında Türkçe karşılıklarını ve kelimelerin anlamlarını verdim.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.