Execute İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Execute
Execute, bir planı, talimatı veya emri yerine getirmek anlamına gelir.
Örnek cümleler:
- I will execute the plan as soon as possible. (Planı mümkün olan en kısa sürede uygulayacağım.)
- The software is designed to execute certain commands automatically. (Yazılım, belirli komutları otomatik olarak yürütmek için tasarlanmıştır.)
- The company decided to execute a marketing campaign to increase sales. (Şirket, satışları artırmak için bir pazarlama kampanyası yürütmeye karar verdi.)
- The prisoner was executed for his crimes. (Mahkum, suçlarından dolayı idam edildi.)
- The CEO will execute the company’s vision for the future. (CEO, şirketin geleceğe yönelik vizyonunu uygulayacak.)
- The athlete executed the perfect dive. (Sporcu mükemmel bir dalış gerçekleştirdi.)
- The chef will execute the recipe exactly as written. (Şef, tarifi tam olarak yazıldığı gibi uygulayacak.)
- The soldiers were ordered to execute the mission. (Askerler, görevi yerine getirmek için emir aldılar.)
- The manager will execute the new policy immediately. (Yönetici, yeni politikayı hemen uygulayacak.)
- The technician will execute the repairs quickly and efficiently. (Teknisyen, tamirleri hızlı ve verimli bir şekilde gerçekleştirecek.)
- The team executed the game plan perfectly. (Takım, oyun planını mükemmel bir şekilde uyguladı.)
- The court ordered the company to execute the contract as written. (Mahkeme, şirketi sözleşmeyi yazıldığı gibi uygulamaya zorladı.)
- The pilot will execute the landing procedure. (Pilot iniş prosedürünü uygulayacak.)
- The artist executed the painting with great skill. (Sanatçı, tabloyu büyük bir ustalıkla yaptı.)
- The software will execute the backup automatically. (Yazılım, yedeklemeyi otomatik olarak yürütecek.)
- The security team was trained to execute emergency protocols. (Güvenlik ekibi, acil durum protokollerini uygulamak için eğitildi.)
- The committee will execute the decision of the board of directors. (Komite, yönetim kurulunun kararını uygulayacak.)
- The police were able to execute the arrest without incident. (Polis, olay çıkmadan tutuklamayı gerçekleştirdi.)
- The dancer executed the choreography flawlessly. (Dansçı koreografiyi kusursuz bir şekilde uyguladı.)
- The technician will execute a diagnostic test to identify the problem. (Teknisyen, sorunu belirlemek için bir teşhis testi uygulayacak.)
(Türkçe karşılıklar kalın ve kırmızı yazılmıştır.)
Execute (Devam)
- The company will execute a stock buyback program. (Şirket, hisse geri alım programını uygulayacak.)
- The musician executed the difficult piece with ease. (Müzisyen, zor parçayı kolaylıkla çaldı.)
- The software will execute a virus scan. (Yazılım, virüs taraması yapacak.)
- The chef executed the meal to perfection. (Şef, yemeği mükemmellikle hazırladı.)
- The athlete executed a flawless performance. (Sporcu, kusursuz bir performans sergiledi.)
- The court ordered the police to execute the warrant. (Mahkeme, polise emir vererek arama emrini uygulamasını istedi.)
- The artist executed the sculpture with great attention to detail. (Sanatçı, detaylara büyük özen göstererek heykeli yaptı.)
- The team executed a successful turnaround strategy. (Takım, başarılı bir dönüşüm stratejisi uyguladı.)
- The technician will execute a software update to fix the issue. (Teknisyen, sorunu düzeltmek için bir yazılım güncellemesi yapacak.)
- The company will execute a contract with the new supplier. (Şirket, yeni tedarikçiyle bir sözleşme imzalayacak.)
- The driver executed a sharp turn to avoid a collision. (Sürücü, çarpışmayı önlemek için keskin bir viraj aldı.)
- The software will execute a backup schedule on a regular basis. (Yazılım, düzenli aralıklarla bir yedekleme programını çalıştıracak.)
- The team executed a flawless presentation to win the contract. (Takım, sözleşmeyi kazanmak için kusursuz bir sunum gerçekleştirdi.)
- The company will execute a merger with a competitor. (Şirket, bir rakiple birleşme gerçekleştirecek.)
- The artist executed a series of paintings on the theme of love. (Sanatçı, aşk teması üzerine bir dizi resim yaptı.)
- The technician will execute a repair on the malfunctioning equipment. (Teknisyen, arızalı ekipmanda bir tamir yapacak.)
- The company will execute a cost-cutting plan to improve profitability. (Şirket, karlılığı artırmak için bir maliyet azaltma planı uygulayacak.)
- The software will execute a search for specific keywords. (Yazılım, belirli anahtar kelimeler için bir arama yapacak.)
- The team executed a successful product launch. (Takım, başarılı bir ürün lansmanı gerçekleştirdi.)
- The athlete executed a perfect routine to win the gold medal. (Sporcu, altın madalyayı kazanmak için mükemmel bir rutin gerçekleştirdi.)
(Türkçe karşılıklar kalın ve kırmızı yazılmıştır.)
Hemen Yorum Yaz