Ever İncreasing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ever İncreasing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ever Increasing


Ever increasing, Türkçe anlamıyla “sürekli artan” anlamına gelir. Bu kelime özellikle miktar ve sayısal verilerin artışında kullanılır.

Örnek Cümleler:


1. The ever increasing number of cars on the road is causing traffic congestion. (Yol üzerindeki sürekli artan araç sayısı trafik sıkışıklığına neden oluyor.)
2. The company’s ever increasing profits are a testament to their success. (Şirketin sürekli artan karları, başarısının bir göstergesidir.)
3. The ever increasing demand for housing has led to a rise in property prices. (Konut talebinin sürekli artması, emlak fiyatlarının yükselmesine neden oldu.)
4. The ever increasing popularity of social media has changed the way we communicate. (Sosyal medyanın sürekli artan popülaritesi, iletişim şeklimizi değiştirdi.)
5. The ever increasing cost of living is putting a strain on many families’ finances. (Yaşam maliyetinin sürekli artması, birçok ailenin mali durumunu zorluyor.)
6. The ever increasing population is putting a strain on the world’s resources. (Sürekli artan nüfus, dünya kaynaklarına baskı yapıyor.)
7. The ever increasing amount of plastic waste is causing harm to our planet. (Plastik atık miktarının sürekli artması, gezegenimize zarar veriyor.)
8. The ever increasing speed of technology is changing the way we work and live. (Teknolojinin sürekli artan hızı, çalışma ve yaşam şeklimizi değiştiriyor.)
9. The ever increasing number of students is putting pressure on the education system. (Öğrenci sayısının sürekli artması, eğitim sistemi üzerinde baskı yaratıyor.)
10. The ever increasing demand for renewable energy is driving innovation in the industry. (Yenilenebilir enerji talebinin sürekli artması, sektörde yeniliği tetikliyor.)
11. The ever increasing need for healthcare services is a challenge for governments around the world. (Sağlık hizmetlerine sürekli artan ihtiyaç, dünya genelindeki hükümetler için bir zorluk.)
12. The ever increasing number of tourists is putting a strain on local infrastructure. (Turist sayısının sürekli artması, yerel altyapıya baskı yapıyor.)
13. The ever increasing amount of information available online can be overwhelming. (Çevrimiçi olarak mevcut olan bilgi miktarının sürekli artması, karşılaştığımız bilgi miktarıyla başa çıkmayı zorlaştırıyor.)
14. The ever increasing demand for fast food is contributing to the obesity epidemic. (Hızlı yiyecek talebinin sürekli artması, obezite salgınına katkıda bulunuyor.)
15. The ever increasing use of social media has led to concerns about privacy. (Sosyal medya kullanımının sürekli artması, gizlilikle ilgili endişel

  1. The ever increasing need for cybersecurity is a reflection of the growing importance of digital security. (Cybersecurity ihtiyacının sürekli artması, dijital güvenliğin artan önemini yansıtıyor.)
  2. The ever increasing number of online shoppers is driving the growth of e-commerce. (Çevrimiçi alışveriş yapanların sayısının sürekli artması, e-ticaretin büyümesini tetikliyor.)
  3. The ever increasing amount of greenhouse gases in the atmosphere is contributing to climate change. (Atmosferdeki sera gazı miktarının sürekli artması, iklim değişikliğine katkıda bulunuyor.)
  4. The ever increasing demand for high-speed internet is driving investment in broadband infrastructure. (Yüksek hızlı internet talebinin sürekli artması, geniş bant altyapısına yatırımı tetikliyor.)
  5. The ever increasing number of refugees is a reflection of the ongoing conflicts around the world. (Mülteci sayısının sürekli artması, dünya genelindeki devam eden çatışmaların bir yansımasıdır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.