Entail İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Entail İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Entail

Türkçe Anlamı: bir şeyin doğal bir sonucu olarak diğer bir şeyi gerektirme ya da içermeye işlemine denir.

1. The job entails working on weekends. (İş hafta sonları çalışmayı gerektirir.)
2. Buying a house entails taking out a mortgage. (Bir ev satın almak, bir ipotek çekmeyi gerektirir.)
3. This decision will entail some financial risk. (Bu karar bazı finansal riskleri içerecektir.)
4. The new project will entail a lot of hard work. (Yeni proje, çok çalışmayı gerektirecek.)
5. Her new job entails relocating to a different city. (Yeni işi, farklı bir şehre taşınmayı gerektiriyor.)
6. Building a house entails a lot of planning and organization. (Bir ev inşa etmek, birçok planlama ve organizasyon gerektirir.)
7. Starting a new business entails a lot of risks. (Yeni bir işletme başlatmak, birçok riski içerir.)
8. The job of a teacher entails a lot of responsibility. (Bir öğretmenin işi birçok sorumluluğu içerir.)
9. Joining the army entails a commitment to serve your country. (Orduda hizmet etmek, ülkeye bağlılık gerektirir.)
10. Being a doctor entails years of studying and training. (Bir doktor olmak yıllarca eğitim ve öğrenmeyi gerektirir.)
11. Going on a hike entails bringing the right gear. (Bir yürüyüşe çıkmak, doğru ekipmanı getirmeyi gerektirir.)
12. Winning the competition entails practicing every day. (Yarışmayı kazanmak, her gün pratik yapmayı gerektirir.)
13. Writing a book entails a lot of research and planning. (Bir kitap yazmak, birçok araştırma ve planlama gerektirir.)
14. Being a parent entails sacrificing your own needs for your children. (Bir ebeveyn olmak, çocuklarınız için kendi ihtiyaçlarınızdan ödün vermenizi gerektirir.)
15. Starting a new relationship entails getting to know each other. (Yeni bir ilişki başlatmak, birbirinizi tanımak gerektirir.)
16. Running a marathon entails months of training and preparation. (Bir maraton koşmak, aylarca antrenman ve hazırlık gerektirir.)
17. Becoming a successful actor entails a lot of hard work and dedication. (Bir başarılı oyuncu olmak, çok çalışmayı ve özveriyi gerektirir.)
18. Living in a big city entails dealing with traffic and pollution. (Büyük bir şehirde yaşamak, trafik ve kirlilikle başa çıkmayı gerektir

19. Running a business entails managing finances and employees. (Bir işletme yönetmek, finansları ve çalışanları yönetmeyi gerektirir.)
20. Going on a vacation entails planning and booking flights and accommodations. (Bir tatil yapmak, uçuş ve konaklama rezervasyonlarını planlamayı gerektirir.)