Ensign İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ensign İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ensign (Bayrak Astsubayı) Nedir?

Ensign, bir deniz subayı rütbesidir ve genellikle bir gemideki en düşük subay rütbesidir. Ensign rütbesi, bir ülkenin bayrağı taşıyan ve temsil eden bir askeri subaydır.

Örnek Cümleler:

  1. The ensign on the ship’s mast was tattered and torn. (Geminin direğindeki bayrak astsubayının yırtık ve yıpranmıştı.)
  2. He was promoted to ensign after completing his officer training. (Subay eğitimini tamamladıktan sonra bayrak astsubayı olarak terfi etti.)
  3. The ensign was responsible for raising and lowering the flag each day. (Bayrak astsubayı, her gün bayrağı çıkarmak ve indirmekten sorumluydu.)
  4. The ensign was proud to serve his country and represent it at sea. (Bayrak astsubayı, ülkesine hizmet etmekten ve denizde temsil etmekten gurur duyuyordu.)
  5. The ensign’s job was to communicate with the other ships in the fleet. (Bayrak astsubayının görevi, filodaki diğer gemilerle iletişim kurmaktı.)
  6. The ensign had to memorize all the different flag signals for communication. (Bayrak astsubayı, iletişim için tüm farklı bayrak işaretlerini ezberlemek zorundaydı.)
  7. The ensign was responsible for the ship’s morale and discipline. (Bayrak astsubayı, geminin moral ve disiplininden sorumluydu.)
  8. The ensign was in charge of training the new sailors on board. (Bayrak astsubayı, gemideki yeni denizcilerin eğitiminden sorumluydu.)
  9. The ensign’s uniform was crisp and clean for the inspection. (Bayrak astsubayının üniforması, denetim için taze ve temizdi.)
  10. The ensign’s family was proud of his military service. (Bayrak astsubayının ailesi, askeri hizmetinden gurur duyuyordu.)
  11. The ensign saluted the commanding officer as he passed by. (Bayrak astsubayı, geçerken komutanı selamladı.)
  12. The ensign was awarded a medal for his bravery during a battle at sea. (Bayrak astsubayı, denizdeki bir savaşta cesareti için bir madalya aldı.)
  13. The ensign’s job was to maintain the ship’s logbook. (Bayrak astsubayının görevi, geminin günlük defterini tutmaktı.)
  14. The ensign was responsible for the ship’s safety equipment. (Bayrak astsubayı, geminin güvenlik ekipmanlarından sorumluydu.)
  15. The ensign had to learn how to navigate using the stars. (Bayrak astsubayı, yıldızları kullanarak navigasyon yapmayı öğrenmek zorundaydı.)
  16. The ensign’s rank was below lieutenant and above
  1. petty officer. (Bayrak astsubayının rütbesi, teğmenin altında ve başçavuşun üstündeydi.)
  2. The ensign stood watch on the bridge throughout the night. (Bayrak astsubayı, tüm gece boyunca köprüde nöbette durdu.)
  3. The ensign was the youngest officer on the ship. (Bayrak astsubayı, gemideki en genç subaydı.)
  4. The ensign had to learn how to tie various types of knots for different purposes. (Bayrak astsubayı, farklı amaçlar için çeşitli düğümler nasıl bağlanacağını öğrenmek zorundaydı.)
  5. The ensign was promoted to lieutenant after two years of service. (İki yıllık hizmetten sonra bayrak astsubayı teğmen olarak terfi etti.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. tattered and torn: yırtık ve yıpranmış
  2. officer training: subay eğitimi
  3. raising and lowering: çıkarmak ve indirmek
  4. to serve: hizmet etmek
  5. fleet: filo
  6. flag signals: bayrak işaretleri
  7. morale and discipline: moral ve disiplin
  8. to train: eğitmek
  9. crisp and clean: taze ve temiz
  10. military service: askeri hizmet
  11. to salute: selamlamak
  12. bravery: cesaret
  13. logbook: günlük defter
  14. safety equipment: güvenlik ekipmanları
  15. to navigate: navigasyon yapmak
  16. petty officer: başçavuş
  17. to stand watch: nöbette durmak
  18. youngest officer: en genç subay
  19. knots: düğümler
  20. to be promoted: terfi etmek

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.