Energize İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Energize İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Energize

Energize, Türkçe anlamıyla enerji vermek, canlandırmak, hareketlendirmek anlamına gelmektedir.

  1. I need to energize myself before going for a run. (Koşuya çıkmadan önce kendimi canlandırmam gerekiyor.)
  2. The coach’s speech energized the team before the game. (Antrenörün konuşması takımı oyun öncesi hareketlendirdi.)
  3. I always drink coffee in the morning to energize myself for the day. (Gün boyunca kendimi hareketlendirmek için sabahları kahve içerim.)
  4. The music energized the crowd and they started dancing. (Müzik kalabalığı hareketlendirdi ve dans etmeye başladılar.)
  5. Exercise can energize both your body and mind. (Egzersiz hem bedeninizi hem de zihnini hareketlendirebilir.)
  6. The new project has energized the team and they are working harder than ever. (Yeni proje takımı hareketlendirdi ve onlar hiç olmadığı kadar çalışıyorlar.)
  7. The sun’s warmth energizes me and makes me feel alive. (Güneşin sıcaklığı beni hareketlendirir ve hayatta hissettirir.)
  8. The CEO’s motivational speech energized the employees and boosted their productivity. (CEO’nun motivasyon konuşması çalışanları hareketlendirdi ve verimliliklerini arttırdı.)
  9. A quick nap can energize you and help you focus better. (Kısa bir uyku sizi hareketlendirebilir ve daha iyi odaklanmanıza yardımcı olabilir.)
  10. The energy drink instantly energized him and he felt more awake. (Enerji içeceği anında onu hareketlendirdi ve daha uyanık hissetti.)
  11. The dance class always energizes me and puts me in a good mood. (Dans dersi her zaman beni hareketlendirir ve iyi bir ruh haline sokar.)
  12. The excitement of the game energized the fans and they cheered loudly. (Oyunun heyecanı taraftarları hareketlendirdi ve yüksek sesle tezahürat yaptılar.)
  13. Going for a walk outside can energize you and clear your mind. (Dışarıda yürüyüşe çıkmak sizi hareketlendirebilir ve zihninizin açılmasına yardımcı olabilir.)
  14. The new hire has energized the team with fresh ideas and perspectives. (Yeni işe alım taze fikirler ve bakış açılarıyla takımı hareketlendirdi.)
  15. The sunrise always energizes me and fills me with hope. (Güneş doğuşu her zaman beni hareketlendirir ve umutla doldurur.)
  16. The spicy food energized his taste buds and he loved it. (Baharatlı yiyecekler tat duyularını hareketlendirdi ve çok sevdi.)
  17. Yoga can energize your body and calm your mind at the same time. (Yoga hem bedeninizi hareketlendirir hem de zihninizin

sakinleşmesine yardımcı olabilir.)
18. The team’s victory energized the fans and they celebrated all night. (Takımın zaferi taraftarları hareketlendirdi ve tüm gece kutlama yaptılar.)

  1. Reading an inspiring book can energize your spirit and motivate you. (İlham verici bir kitap okumak ruhunuzu hareketlendirebilir ve sizi motive edebilir.)
  2. The caffeine in the tea energized her and helped her stay alert during the meeting. (Çaydaki kafein onu hareketlendirdi ve toplantı boyunca dikkatli kalmasına yardımcı oldu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.