Elope İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Elope İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Elope İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Kaçmak, gizlice evlenmek.

1. She and her fiancé decided to elope to Las Vegas.
   (Terfi edildiğini öğrenince, o ve nişanlısı Las Vegas’a kaçmaya karar verdiler.)

2. My parents were angry when they found out I eloped with my boyfriend.
   (Ben erkek arkadaşımla kaçtığımda, ebeveynlerim öfkeliydi.)

3. She always dreamed of eloping with her high school sweetheart.
   (O, lise tatlısıyla kaçmayı her zaman hayal etti.)

4. They decided to elope to avoid the stress of planning a big wedding.
   (Büyük bir düğün planlamak stresli olduğu için kaçmaya karar verdiler.)

5. After their families objected to their relationship, they eloped and got married in secret.
   (Aileleri ilişkilerine itiraz ettikten sonra, gizlice kaçıp evlendiler.)

6. He surprised his girlfriend by suggesting that they elope instead of having a traditional wedding.
   (Geleneksel bir düğün yerine kaçmayı önererek kız arkadaşını şaşırttı.)

7. They decided to elope to Paris and have a small wedding ceremony there.
   (Küçük bir düğün töreni için Paris’e kaçmaya karar verdiler.)

8. I always thought eloping was romantic, but my partner wanted a big wedding with all our friends and family.
   (Kaçmanın romantik olduğunu düşünürdüm, ama partnerim tüm arkadaşlarımız ve ailemizle büyük bir düğün istedi.)

9. After years of dating, they decided to elope and start their married life together.
   (Yıllarca birlikte olduktan sonra, kaçıp evlenmeye ve evlilik hayatlarına başlamaya karar verdiler.)

10. They eloped because they didn’t want their parents to interfere with their wedding plans.
    (Düğün planlarına ebeveynlerinin müdahale etmesini istemedikleri için kaçtılar.)

11. She regretted eloping with her ex-husband because they didn’t have a proper wedding ceremony.
    (Eski kocasıyla kaçtığına pişman oldu çünkü uygun bir düğün törenleri yoktu.)

12. They planned to elope to Hawaii and have a beach wedding.
    (Hawaii’ye kaçıp plaj düğünü yapmayı planladılar.)

13. I’m not sure if I want to elope or have a traditional wedding.
    (Kaçıp evlenmek mi yoksa geleneksel bir düğün mü yapmak istediğimden emin değilim.)

14. They eloped to get married quickly because he was being deployed overseas.
    (Hızlı bir şekilde evlenmek için kaçtılar, çünkü o yurt dışına gönderilmek üzereydi.)

15. They eloped to avoid the drama of a big wedding with their families.
    (Aileleriyle büyük bir düğünün dramaından kaçmak için kaçt

16. He surprised her by proposing during their elopement in the mountains.
    (Dağlarda kaçarken ona evlenme teklifi yaparak onu şaşırttı.)

17. She always knew she wanted to elope and have a private wedding ceremony.
    (Hep özel bir düğün töreni isteyerek kaçmayı istedi.)

18. They eloped to New York City and got married in Central Park.
    (New York City’ye kaçıp Central Park’ta evlendiler.)

19. I’m nervous about eloping because I don’t want to hurt my family’s feelings.
    (Kaçmaktan endişeliyim, çünkü ailemin hislerini incitmek istemiyorum.)

20. They eloped to Greece and had a beautiful wedding ceremony on a cliff overlooking the sea.
    (Yunanistan’a kaçtılar ve denize bakan bir uçurumda güzel bir düğün töreni yaptılar.)