Diversion İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Diversion İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Diversion (Yön Değiştirme, Sapma, Oyalanma)

Diversion, bir hedefe ulaşmak için planlanmış bir faaliyeti yön değiştirerek veya başka bir faaliyetle değiştirerek erteleme veya oyalama eylemidir. İş hayatında, seyahatlerde, sosyal etkinliklerde veya kişisel hayatta kullanılabilir.

İş hayatında kullanım örnekleri:

  1. I need a diversion from this project. (Bu projeden bir sapmaya ihtiyacım var.)
  2. Let’s take a diversion and have lunch before the meeting. (Toplantıdan önce sapıp öğle yemeği yiyelim.)
  3. The company used the lawsuit as a diversion from their financial issues. (Şirket, mali sorunlarından başka bir yöne sapmak için dava kullandı.)

Seyahatlerde kullanım örnekleri:

  1. We took a diversion to see the waterfall. (Şelaleyi görmek için yönümüzü değiştirdik.)
  2. The flight was delayed, so we took a diversion and visited the city. (Uçuş gecikti, bu yüzden sapıp şehri gezdik.)
  3. We decided to make a diversion and go to the beach instead. (Plaja gitmek için sapmayı kararlaştırdık.)

Sosyal etkinliklerde kullanım örnekleri:

  1. The concert was cancelled, so we made a diversion and went to a bar. (Konsert iptal edildi, bu yüzden bir bara sapıp gittik.)
  2. Let’s make a diversion and go bowling instead. (Bunun yerine bowling oynamaya sapalım.)
  3. We made a diversion and went to the arcade instead of the movie theater. (Sinema yerine oyun salonuna sapıp gittik.)

Kişisel hayatta kullanım örnekleri:

  1. He made a diversion and started playing video games instead of studying. (Ders çalışmak yerine video oyunları oynamaya sapıp başladı.)

  2. She made a diversion and went shopping instead of going to the gym. (Spora gitmek yerine alışverişe sapıp gitti.)

  3. I need a diversion from all this stress. (Bu stresten bir sapmaya ihtiyacım var.)

  4. The diversion proved to be successful in keeping the children occupied. (Sapma, çocukların meşgul olmasında başarılı oldu.)

  5. The police set up a diversion to direct traffic away from the accident. (Polis, kaza alanından trafik akışını yönlendirmek için bir sapma oluşturdu.)

  6. The company used a diversion to distract their competitors while they worked on a new product. (Şirket, yeni bir ürün üzerinde çalışırken rakiplerini oyalamak için bir sapma kullandı.)

  7. She used cooking as a diversion from her breakup. (Ayrılığından bir sapma olarak yemek yapmayı kullandı.)

  8. The hike provided a diversion from their busy lives. (Yürüyüş, yoğun hayatlarından bir sapma sağladı.)

  9. They used a movie

  1. The game of chess provided a diversion from their daily routine. (Satranç, günlük rutinlerinden bir sapma sağladı.)
  2. The diversion tactics of the army proved to be effective in winning the battle. (Ordu’nun sapma taktikleri, savaşı kazanmada etkili oldu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.