Distraint İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Distraint İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Distraint Nedir?

Distraint, bir borçlu kişinin mal varlığına hukuki yollarla el koyma işlemidir.

Örnek cümleler:

1. Distraint proceedings were initiated against the debtor for non-payment of rent.
   (Türkçe: Kiranın ödenmemesi nedeniyle borçluya karşı distraint işlemi başlatıldı.)

2. The landlord can only take distraint proceedings for rent arrears.
   (Türkçe: Ev sahibi, kira borcundan dolayı sadece distraint işlemi yapabilir.)

3. The bank can use distraint to recover unpaid loans.
   (Türkçe: Banka, ödenmemiş kredileri tahsil etmek için distraint kullanabilir.)

4. The government agency has the power to conduct distraint proceedings to collect taxes.
   (Türkçe: Hükümet ajansı, vergi toplamak için distraint işlemlerini yapma yetkisine sahiptir.)

5. The landlord’s distraint of the tenant’s property caused a dispute between them.
   (Türkçe: Ev sahibinin kiracının mal varlığına yaptığı distraint, aralarında bir anlaşmazlığa neden oldu.)

6. The court ordered the distraint of the debtor’s assets to satisfy the judgment.
   (Türkçe: Mahkeme, kararı tatmin etmek için borçlunun varlıklarına distraint yapılmasını emretti.)

7. The distraint of the company’s assets led to its bankruptcy.
   (Türkçe: Şirketin varlıklarına yapılan distraint, iflasına yol açtı.)

8. The government can impose distraint on a person’s property for non-payment of taxes.
   (Türkçe: Hükümet, vergi ödemesi yapılmaması durumunda bir kişinin mal varlığına distraint uygulayabilir.)

9. The landlord can use distraint to seize the tenant’s property for non-payment of rent.
   (Türkçe: Ev sahibi, kira ödenmediğinde kiracının mal varlığını el koymak için distraint kullanabilir.)

10. The creditor obtained a distraint order to collect the debtor’s outstanding debts.
    (Türkçe: Alacak

11. The distraint of the debtor’s property caused them to file for bankruptcy.
    (Türkçe: Borçlunun mal varlığına yapılan distraint, iflas başvurusunda bulunmalarına neden oldu.)

12. The government agency used distraint to collect unpaid fines from delinquent taxpayers.
    (Türkçe: Hükümet ajansı, ödeme yapmayan vergi mükelleflerinden cezalarını toplamak için distraint kullandı.)

13. The debtor’s bank account was frozen as part of the distraint process.
    (Türkçe: Borçlunun banka hesabı, distraint sürecinin bir parçası olarak donduruldu.)

14. The landlord had no choice but to initiate distraint proceedings against the tenant for rent arrears.
    (Türkçe: Ev sahibinin kira borcu nedeniyle kiracıya karşı distraint işlemi başlatmaktan başka seçeneği yoktu.)

15. The creditor’s distraint of the debtor’s assets was successful in recovering the outstanding debt.
    (Türkçe: Alacaklının, borçlunun varlıklarına distraint yapması, ödenmeyen borcu tahsil etmek için başarılı oldu.)

16. The distraint of the debtor’s property was deemed excessive by the court.
    (Türkçe: Mahkeme, borçlunun mal varlığına yapılan distraint işleminin aşırı olduğuna karar verdi.)

17. The government agency can use distraint to recover unpaid taxes from businesses.
    (Türkçe: Hükümet ajansı, işletmelerden ödenmemiş vergileri tahsil etmek için distraint kullanabilir.)

18. The debtor’s vehicle was seized as part of the distraint process.
    (Türkçe: Borçlunun aracı, distraint sürecinin bir parçası olarak ele geçirildi.)

19. The distraint of the debtor’s assets caused significant financial hardship for them.
    (Türkçe: Borçlunun varlıklarına yapılan distraint, onlar için önemli bir maddi zorluk yarattı.)

20. The landlord’s distraint of the tenant’s property was a last resort to recover unpaid rent.
    (Türkçe: Ev sahibinin kiracının mal varlı