Disbursal-Disbursement İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Disbursal-Disbursement İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Disbursal-Disbursement Nedir?

Disbursal, özellikle para gibi kaynakların ödenmesi veya dağıtılması anlamına gelir. Disbursement ise bir ödeme veya harcama işlemi anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

1. The disbursal of funds has been delayed due to unforeseen circumstances. (Kaynakların dağıtımı, beklenmedik durumlar nedeniyle gecikti.)
2. The disbursement of salaries will be made on the 25th of every month. (Maaşların ödemesi her ayın 25’inde yapılacak.)
3. The company’s disbursal policy is quite strict. (Şirketin kaynak dağıtım politikası oldukça katıdır.)
4. The government has allocated funds for the timely disbursement of relief funds. (Hükümet, yardım fonlarının zamanında dağıtımı için fon ayırdı.)
5. The disbursal of the loan amount will be made in installments. (Kredi tutarının dağıtımı taksitler halinde yapılacaktır.)
6. Disbursement of the scholarship money is subject to academic performance. (Burs para dağıtımı, akademik performansa bağlıdır.)
7. The disbursal of the project budget was completed within the deadline. (Proje bütçesinin dağıtımı süresinde tamamlandı.)
8. The company’s policy on disbursement of expenses is quite flexible. (Şirketin harcama dağıtım politikası oldukça esnektir.)
9. The disbursement process was streamlined to avoid delays. (Gecikmeleri önlemek için dağıtım süreci basitleştirildi.)
10. The disbursal of the donation funds will be made to verified organizations only. (Bağış fonlarının dağıtımı sadece doğrulanmış kuruluşlara yapılacaktır.)
11. Disbursement of the grant money was made in accordance with the terms and conditions of the grant. (Hibe para dağıtımı, hibe şartlarına uygun olarak yapıldı.)
12. The disbursal of the insurance claim was delayed due to incomplete documentation. (Sigorta talebinin dağıtımı, eksik belgeler nedeniyle gecikti.)
13. The company’s disbursement policy ensures transparency and accountability. (Şirketin dağıtım politikası şeffaflık ve hesap verebilirliği sağlar.)
14. The disbursal of the bonus was made to all eligible employees. (Bonus dağıtımı tüm uygun çalışanlara yapıldı.)
15. Disbursement of the loan is subject to the borrower’s creditworthiness. (Kredi dağıtımı, borçlunun kredi değerliliğine bağlıdır.)
16. The disbursal of the prize money was announced at the award ceremony. (Ödül parasının dağıtımı ödül töreninde duyuruldu.)
17. The disbursement of the pension benefits was made on time. (Emekli maaşı faydalarının dağıtımı zamanında yapıldı.)
18. The company’s disbursement process is audited by an external agency.

19. The disbursal of the funds was stopped due to a legal dispute. (Kaynakların dağıtımı hukuki bir anlaşmazlık nedeniyle durduruldu.)
20. Disbursement of the project expenses was made in accordance with the budget allocation. (Proje harcamalarının dağıtımı, bütçe tahsisine uygun olarak yapıldı.)

(Türkçe çevirileri kalın ve siyah renkte yazılmıştır.)