Dine İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Dine İle İlgili Cümleler
Dine kelimesi, yemek yemek anlamına gelir. Aşağıda dine kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle bulunmaktadır.
- I dine with my family every evening. (Her akşam ailemle yemek yerim.)
- Let’s dine out tonight! (Bu gece dışarıda yemek yiyelim!)
- We dined on seafood at the beachside restaurant. (Deniz kenarındaki restoranda deniz ürünleri yedik.)
- He always dines alone at his desk. (O her zaman masasında tek başına yemek yer.)
- She invited us to dine at her house next week. (Gelecek hafta evinde yemek yemeye bizi davet etti.)
- They prefer to dine at fancy restaurants. (Onlar şık restoranlarda yemek yemeyi tercih ediyorlar.)
- The newlyweds dined on their wedding cake. (Yeni evlenen çift düğün pastalarında yemek yediler.)
- We dined early so that we could catch the movie. (Filmi yetişebilmek için erken yemek yedik.)
- She always dresses up to dine at the fancy restaurant. (O her zaman şık restoranda yemek yemek için giyinir.)
- They dined on pizza while watching the game. (Maç izlerken pizza yiyerek akşam yemeği yediler.)
- He took his girlfriend to dine at a romantic restaurant. (Kız arkadaşını romantik bir restoranda yemeğe götürdü.)
- They dined on Chinese food at the new restaurant in town. (Şehirdeki yeni restoranda Çin yemeği yiyerek akşam yemeği yediler.)
- The hotel offers a fine dining experience. (Otel, kaliteli bir yemek deneyimi sunar.)
- They always dine together on their anniversary. (Yıldönümlerinde her zaman birlikte yemek yerler.)
- The couple dined on a rooftop restaurant with a view of the city skyline. (Çift, şehir manzaralı bir çatı restoranında yemek yediler.)
- They decided to dine at the Italian restaurant for their date night. (Buluşma geceleri için İtalyan restoranında yemek yemeye karar verdiler.)
- We dined on
steak and potatoes at the steakhouse. (Steakhouse’ta biftek ve patates yiyerek akşam yemeği yedik.)
18. The business partners dined at a private room in the restaurant. (İş ortakları, restoranda özel bir odada yemek yediler.)
- They always dine early to avoid the crowds. (Kalabalıklardan kaçınmak için her zaman erken yemek yerler.)
- She enjoys dining on sushi at the Japanese restaurant. (O, Japon restoranında sushi yemekten keyif alır.)
İngilizce Türkçe Dine Çevirisi
- dine: yemek yemek
- dine with: birlikte yemek yemek
- dine out: dışarıda yemek yemek
- dine on: üzerine yemek yemek
- dine alone: yalnız yemek yemek
- invite to dine: yemeğe davet etmek
- prefer to dine: yemek yemeyi tercih etmek
- dress up to dine: yemek için giyinmek
- take someone to dine: birini yemeğe götürmek
- offer fine dining: kaliteli yemek deneyimi sunmak
- celebrate by dining: yemek yiyerek kutlamak
- rooftop dining: çatı restoranında yemek yeme
- decide to dine: yemek yemeye karar vermek
- avoid crowds while dining: yemek yerken kalabalıktan kaçınmak
- enjoy dining on: üzerinde yemek yemekten keyif almak
Hemen Yorum Yaz